2025 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı ve Ekonomik Zorluklar Üzerine Değerlendirmeler
2025 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nın detayları ve Türkiye’nin karşılaştığı ekonomik zorluklar üzerine kapsamlı değerlendirmeler. Bütçenin etkileri, öneriler ve geleceğe yönelik öngörülerle ilgili bilgilere ulaşın.
Ekonomi Zorlukları ve Bütçe Disiplini Üzerine Değerlendirmeler
Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Resmiye Eroğlu Canaltay, ülkemizin bütçe açığının giderek büyüdüğünü ve bu bağlamda 2025 yılının da ekonomik zorluklarla dolu bir yıl olacağı gerçeğiyle yüzleşmemiz gerektiğini ifade etti.
Canaltay, mali disiplin ve bütçe disiplini konularının, uzun vadeli ekonomik sürdürülebilirlik için vazgeçilmez unsurlar olduğunu vurguladı.
Canaltay, borçlanarak veya kamu kuruluşlarının zararlarını artırarak bütçeyi yönetmenin uzun vadede ekonomik istikrarı tehdit edeceğine dikkat çekti.
Devlet maliyesinin güçlenmesi için, kayıt dışı ekonominin kontrol altına alınması ve acilen “Orta Vadeli Kalkınma Planı”nın oluşturulması gerektiğini kaydetti.
2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı görüşmeleri öncesinde açılış konuşması yapan Canaltay, söz konusu bütçe tasarısının ülkeye ve halka hayırlı sonuçlar getirmesini diledi.
Kasım ayının gelmesiyle birlikte, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü 86’ncı ölüm yıl dönümünde rahmet ve özlemle anarak konuşmasına başlayan Canaltay, “O’nun fikirlerinin ve ilkelerinin hala yolumuzu aydınlattığını, sıkıntılı durumlarda bizlere ilham ve güç kaynağı olduğunu belirtmek isterim” dedi.
15 Kasım’da Kıbrıs Türk halkının bağımsızlığının, egemenliğinin ve çağdaşlığının ifadesi olan Devletimizin 41’inci kuruluş yıl dönümünü kutladıklarını ifade eden Canaltay, bu mücadelede başta Dr.
Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş olmak üzere tüm kahramanları minnetle andı.
Canaltay, Kıbrıs Türk halkının 41 yıl içinde kat ettiği yolu küçümsememek gerektiğini ifade ederek, “Ekonomi her zaman önemliydi, bugün de öyle.
Devlet bütçesi, kamu ve özel sektörü kapsayan genel ekonomi için vazgeçilmez bir unsurdur.
Ne kadar gerçekçi, sağlam ve vizyoner bir bütçe hazırlarsanız, ülke ekonomisine o kadar fazla katkı sağlarsınız.
Ekonomik kalkınma, toplumsal işbirliği, uzlaşı ve birlikteliğin temeline oturur” şeklinde konuştu.
Günümüzdeki bilgi ve sayısal teknoloji çağına vurgu yapan Canaltay, “Yapay Zeka artık her alanda kendini gösteriyor.
Dijitalleşmeyi başaran devletler, kamu verimsizlik ve hantallık sorunlarını hızla geride bırakıyor.
Bizim de e-devlet konusunda çağdaş bir noktaya gelmek için gereken çabayı göstermemiz elzemdir” dedi.
Canaltay, dünya genelinde önemli bir dönemin yaşandığını belirterek, “Avrupa’da savaş var.
Bizim bulunduğumuz Doğu Akdeniz ve Ortadoğu, sıcak savaşların yaşandığı dünyanın en kritik noktalarından biri durumundadır.
Enerji güvenliği, dünya ticaretinde pay kapma yarışı ve yüksek enflasyon, tüm ülkeleri meşgul ediyor” dedi.
Türkiye’de yaşanan yüksek enflasyon sürecinin düşme eğiliminde olduğunu ancak bunun yeterli hızda gerçekleşmediğini söyleyen Canaltay, “Faiz oranları hala oldukça yüksek.
Döviz fiyatları da aynı şekilde yüksektir.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisi, Türk parası kullanması ve özel koşulları nedeniyle yüksek enflasyon, yüksek faiz ve yüksek döviz fiyatlarından etkilenmektedir” diye ekledi.
Bu koşullarda bütçe yapmak ve uygulamak zor olsa da, sürecin en az sıkıntı ile atlatılması bakımından büyük önem taşıdığını belirten Canaltay, “Hükümet, çalışanların alım gücünün olumsuz etkilenmemesi için maaş ve ücretlerle ilgili bir politika ortaya koymak zorunda kalmıştır, ancak gelir yetersizliği nedeniyle bütçe açığımız büyümüştür” dedi.
2025 yılının da ekonomik zorluklarla geçeceği gerçeğiyle yüzleşmemiz gerektiğini belirten Canaltay, “Bunu yaparken halkımızın fakirleşmemesine, sosyal devlet anlayışına uygun olarak sağlık ve eğitim gibi alanlarda gerekenlerin mutlaka yapılmasına özel önem verilmelidir” dedi.
Devletin bir taraftan gelir kaynaklarını artırmaya çalışırken, diğer taraftan tasarruf önlemleri almasının büyük önem taşıdığını vurgulayan Canaltay, mali disiplin ve bütçe disiplininin uzun vadeli ekonomik sürdürülebilirlik için vazgeçilmez olduğunu ifade etti. “Borçlanarak veya kamu kuruluşlarının zararlarını büyüterek bütçeyi yönetmek, uzun vadede ekonomik istikrarı tehdit eder” diye ekledi.
Canaltay, Anavatan Türkiye ile işbirliği içinde yapılan elektrik enerjisi, sağlık, tarım, ulaşım ve sanayi turizmi gibi konulardaki çalışmaların memnuniyetle izlendiğini belirtti. “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ekonomisinin kalkınmasının hızlanması için büyük ölçekli projelere ihtiyaç her geçen gün belirginleşmektedir.
Girişimcilerimizin, özel sektörümüzün önü açılmalı ve dış yatırımcıların ülkemize geleceği sağlanmalıdır” dedi.
Kayıt dışı ekonominin kontrol altına alınmasının devlet maliyesinin güçlenmesinin en önemli faktörlerinden biri olduğunu vurgulayan Canaltay, “Kayıt dışı ekonomi, ülkemizin mali gelirlerini ciddi şekilde olumsuz etkilemektedir.
Vatandaşlarımız bu konuda çözüm beklemekte ve devletimizin hızla dijitalleşme yolunda ilerlemesi, her şeyin şeffaf olması ve verilere hızlı ulaşılabilmesi büyük fayda sağlayacaktır” dedi.
Taşınmaz mal alım-satımları, araç alım-satımları ve her türlü malın üretimi ve ithalatının izlenmesi gerektiğini belirten Canaltay, bu konuda Devlet İstatistik Kurumu ve ilgili Bakanlıkların büyük görevler üstlendiğini kaydetti.
Ayrıca, ülkemizin bir nüfus ve iş gücü planlamasına da ihtiyaç duyduğunun altını çizdi.
“Planlı kalkınma esastır”
Resmiye Eroğlu Canaltay, planlı kalkınmanın esas olduğuna vurgu yaparak, “Bir an önce Orta Vadeli Kalkınma Planı’nı ortaya koymalıyız” dedi.
Anavatan Türkiye ile Mali ve Ekonomik İşbirliği Protokolleri imzalanmasının daha yararlı olacağını belirten Canaltay, “Devlet kurumlarını etkin ve verimli hale getirmemiz kaçınılmaz olmuştur.
Kamuda sürekli değişen müdürler ve müsteşarlar, yetişmiş personel eksikliği devletimize zarar vermekte ve kurumsal yapıyı zayıflatmaktadır” diye konuştu.
Canaltay, “Hep birlikte bu gemideyiz.
Bu geminin yüzmesi hepimiz için şarttır.
Görüş farklılıkları olacak, bu bir zenginliktir.
Ancak belirli hedeflerde birleşebilmeliyiz” dedi.
Ekonomik kalkınmayı sağlamak için toplumsal birlik ve beraberlik içinde, doğru mali politikalar ve yapısal reformlarla ilerlenmesi gerektiğini ifade eden Canaltay, “Aksi takdirde, gerekli adımları atamayacak ve halkımıza beklenen hizmetleri veremeyeceğiz.
Zaman birlik-beraberlik zamanıdır.
Zaman karşılıklı sevgi, saygı anlayışı içinde, diyalog kurarak halkımıza hizmet zamanıdır” dedi.
2025 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı ile ilgili olarak Canaltay, “2025 Mali Yılı Merkezi Devlet Yönetimi Bütçe Yasa Tasarısı toplamı 136 Milyar 280 Milyon TL’dir.
Personel Giderleri 37 Milyar 776 Milyon 927 Bin TL, Sosyal Güvenlik Kurumuna Devlet Primi Giderleri 2 Milyar 605 Milyon 786 Bin TL, Mal ve Hizmet Alım Giderleri 16 Milyar 532 Milyon 718 Bin TL, Faiz Giderleri 1 Milyar TL, Cari Transferler 59 Milyar 840 Milyon 909 Bin TL, Sermaye Giderleri 12 Milyar 523 Milyon 660 Bin TL ve Yedek Ödenekler ise 6 Milyar TL olarak belirlenmiştir” dedi.
2025 yılı bütçesinin öngörülen bir bütçe açığı olduğunu ve bu açıkların her devlet için büyüme, istihdam ve refah açısından ciddi bir risk taşıdığını ifade eden Canaltay, “Maliye yönetiminin mali yıl içinde bu sorunu çözme hedefiyle hareket edeceğine inanıyorum. Ülkemizin buna ilişkin bir eylem planı hazırlayıp kamuoyu ile paylaşması ve bunu kararlılıkla uygulamaya geçmesi büyük önem taşımaktadır” dedi.
Canaltay, 2025 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısını en iyi şekilde görüşüp Genel Kurula sunma noktasına geleceklerine olan inancını dile getirerek, katkı koyan herkese teşekkür etti.