Kıbrıs Sorununda Yeni Yaklaşımlar ve Eleştiriler

Kıbrıs Sorununa Dair Eleştiriler ve Yeni Yaklaşımlar

UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu, KIBRIS TV’nin canlı yayınına katılarak 2.

Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın Rum basınına yaptığı açıklamaları sert bir dille eleştirdi.

Hasipoğlu, Talat’ın Kıbrıs sorununu çözebileceğine dair duyduğu özgüvenle cumhurbaşkanlığına geldiğini ve 2008 yılında dönemin Rum Başkanı Hristofyas ile görüşmelere başladığını hatırlattı.

İki yıl süren bu görüşmelerde çeşitli ilerlemelerin kaydedildiğini ifade eden Hasipoğlu, 2010 yılında Cumhurbaşkanı seçilen Derviş Eroğlu’nun da Talat’ın bıraktığı yerden devam ettiğini belirtti.

Ancak, Talat’ın Annan Planı sürecinden sonra başlayan Gambari sürecinde, Hristofyas tarafından yalnız bırakıldığını vurguladı. Özellikle, BM Genel Sekreteri’nin adaya gelerek ortak bir basın toplantısı düzenleyeceği sırada Hristofyas’ın toplantıya katılmaması nedeniyle görüşmelerin kesildiğini dile getirdi.

Aynı zorlukların Mustafa Akıncı döneminde de yaşandığını ifade eden Hasipoğlu, hem Talat hem de Akıncı’nın sunduğu çözüm modellerinin, Kıbrıs sorununa bir çıkış yolu sunamadığını anladıklarını belirtti.

Bu bağlamda, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın seçilmesinin ardından Cenevre’de yeni bir öneri sunduklarını ve Kıbrıs Türk tarafının egemen eşitliğinin yanı sıra eşit uluslararası statüsünün kabul edilmesi taleplerini yinelediklerini aktardı.

Hasipoğlu, Crans Montana sürecinden sonra bu taleplerin daha da önem kazandığını belirterek, Kıbrıs’ın gerçeklikleri doğrultusunda sürecin ilerletilmesi gerektiğini vurguladı.

Temel felsefelerinin, var olan gerçekliği kabul etmek olduğunu ifade eden Hasipoğlu, Rumlar ile eşit haklara sahip olduklarını ve uluslararası arenada bu taleplerinin kabul edilmesinin hakları olduğunu vurguladı.