YASED Başkanı Engin Aksoy: Türkiye Küresel Fırsatları Değerlendirebilir

YASED Başkanı Engin Aksoy, Türkiye’nin küresel fırsatları değerlendirme potansiyelini ve ülkenin ekonomik büyümesine katkı sağlayacak stratejileri vurguluyor. Türkiye’nin uluslararası arenada nasıl daha etkili olabileceğini keşfedin.

YASED Başkanı Engin Aksoy: Türkiye Küresel Fırsatları Değerlendirebilir

YASED Başkanı Engin Aksoy: Türkiye, Küresel Fırsatları Değerlendirebilir

Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) Başkanı Engin Aksoy, küresel ekonomik ve siyasi gelişmelerin ticaret savaşlarını ve uluslararası tedarik zinciri kırılmalarını tetikleyebileceğini ifade etti.

Aksoy, “Türkiye, rekabetçiliğini artırarak bu dönemin yaratacağı fırsatlardan yararlanma potansiyeline sahip,” dedi.

Aksoy, YASED olarak önümüzdeki dönemde rekabetçiliğin yanı sıra küresel üretim ve ticaret akışlarına odaklanacaklarını vurguladı. “Uluslararası yatırımlar için en önemli yönlendiricinin küresel tedarik zincirlerindeki yeni yapılanmalar olduğuna inanıyoruz.

ABD, AB ve Çin gibi tüm ticaret ortaklarımızla uzun vadeli ve stratejik iş birlikleri gerçekleştirmemiz gereken bir dönemdeyiz.

Bu bağlamda, ekonomik programdan ödün vermeden bizi rekabetçi kılacak temel parametrelere ulaşmayı hızlandırmamız gerekiyor,” şeklinde konuştu.

Rekabet Gücünü Artırmada İstikrar ve Öngörülebilirlik Önemli

Aksoy, maliyet açısından rekabetçi olmanın her zaman önemli olduğunu ancak rekabetçiliği yalnızca maliyet avantajıyla tanımlamanın yeterli olmadığını belirtti. “AB’nin raporlarında da vurgulanan istikrar ve öngörülebilirlik, kalkınma, büyüme ve uluslararası doğrudan yatırımları çekme açısından hayati öneme sahip.

Başarılı ülkeler, yatırım ortamına yönelik mevzuat oluştururken ve sektörleri düzenlerken iş dünyasıyla yakın istişare içinde hareket ediyor.

Yatırımcılara sürpriz yaşatmamak, düzenlemelerin uygulanmasında süre tanıyarak uyumlarını güçlendirmek ve kolaylaştırmak oldukça önemli,” ifadelerini kullandı.

Şirketlerin Beklentisi: Ilımlı Büyüme

YASED’in altı ayda bir gerçekleştirdiği ve üye şirketlerin CEO’larının katılımıyla düzenlenen PULSE Anketi’nin son verilerini değerlendiren Engin Aksoy, “2025 yılı için şirketlerimizin genel olarak ılımlı bir büyüme beklentisi içinde olduklarını gözlemliyoruz.

Döviz kurlarıyla ilgili kaygılar azalmış olsa da vergi yükü gibi konular yatırımcıların gündeminde önemli bir yer kaplıyor,” dedi.

Ayrıca, çoğu şirketin makroekonomik istikrarın sağlanması ve öngörülebilirliğin artması durumunda yatırımcı güveninin yükseleceğini ve Türkiye’ye 13,5 milyar dolarlık ek yatırım çekilebileceğini ifade ettiklerini belirtti.

BU HABER SENİN İÇİN  Cumhurbaşkanlığı Deprem Komitesi'nin Faaliyetleri ve Önemi

Katılımcıların %48’inin önümüzdeki altı ay içinde büyümeye devam edeceğini öngördüğünü aktaran Aksoy, “Bu olumlu görünüm, ihracat gelirleri ve işgücü büyüklüğü gibi birçok parametrede kendini gösteriyor. 2025 yılında CEO’larımız, Türkiye’nin küresel ekonomiden daha hızlı büyümeye devam etmesini bekliyor,” diye ekledi.

Enflasyon ve Kur Belirsizliği Riskleri

Aksoy, ankete katılan CEO’lara, çeşitli dış tehdit unsurlarının Türkiye’deki faaliyetlerini nasıl etkileyeceği sorulduğunda, başlıca risklerin şöyle sıralandığını belirtti:

  • Katılımcıların %85’i enflasyonu,
  • %79’u döviz kuru belirsizliğini

Kayda değer bir değişimle, idari ve vergi yüküne ilişkin endişelerin %50’den %60’a yükseldiğini ifade eden Aksoy, “İdari ve vergi yüklerine ilişkin endişelerin bu seviyeye ulaşması, bu alana temkinli yaklaşılması gerekliliğini ortaya koyuyor,” dedi.

Güven Endeksi Üzerine Çalışmalar

YASED Başkanı Aksoy, Türkiye’nin küresel rekabetçilik açısından nerede bulunduğu ve nasıl ön plana çıkacağına dair bir değerlendirme yapmak için uluslararası doğrudan yatırımcılar için bir ‘Güven Endeksi’ oluşturmak üzere çalışmalarını sürdürdüklerini de belirtti.

Aksoy, “Dünya genelinde seçimlerin yoğun olduğu bir yıl yaşıyoruz.

ABD ekonomisindeki güçlü seyir, Çin ekonomisindeki yapısal sorunların derinleşmesi ve Avrupa ekonomisinin zayıf performansı, yılın önemli gelişmeleriydi.

Trump’ın göreve gelmesiyle birlikte, uluslararası tarifelerin artabileceğine dair endişeler mevcut.

Ancak bu yıl, ABD’nin farklı ülkelere uygulayacağı tarifeler, bizim ABD pazarındaki payımızı artırmamıza fırsat yaratabilirken, özellikle Çin’e gelecek tarifeler, Çin’in alternatif pazar arayışını hızlandırabilir,” sözleriyle konuşmasını tamamladı.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ