Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde Sahte Diploma Soruşturması

Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde “Sahte Diploma” Soruşturması

Kıbrıs Sağlık ve Toplum Bilimleri Üniversitesi’nde (KSTÜ) başlatılan “sahte diploma” soruşturması sürecinde, tutuksuz yargılanan dönemin Gazimağusa Polis Müdürü M.B.S. ile okulun genel sekreteri ve hissedarlarından S.G., bugün ilk tahkikat duruşması için Güzelyurt Kaza Mahkemesi’nde bir araya geldi.

Duruşmada iki tanık dinlenmiş ve toplamda 24 emare sunulmuştur.

Mahkeme, duruşma sonucunu yarın açıklayacaktır.

Güzelyurt Kaza Mahkemesi Yargıcı Gülay Uğur’un başkanlığında gerçekleşen duruşmada, iddia makamı adına Savcı Damla Güçlü, sanık avukatları Doğa Zeki ve Mustafa Uluğ hazır bulunmuşlardır.

İkinci Tanık ve İfadesi

Duruşmada dinlenen ikinci tanık, KSTU Kurucu Şirket Sekreteri ve Direktör Vekili Mehmet Altuntaş oldu.

Savcı Damla Güçlü, tanığa çeşitli sorular yöneltti.

Tanık Altuntaş, 2023 yılının sonlarına doğru bazı duyumlar ve ihbarlar aldıklarını belirtti.

Bu sebeple, “Yargısız infaz yapmamak adına, üniversite kurucumuzun talimatıyla belirlenen bir ekiple idari ve akademik incelemelere başladık.

Bu süreci, kurucumuz Ece Uysal’dan aldığım resmi vekaletname ile gerçekleştirdim” dedi.

Altuntaş, sanık M.B.S.’nin adı ve kimlik numarasıyla ilk öğrenci kayıt tarihine bakıldığında, 18 Ocak 2023’te kaydının yapıldığını ifade etti.

Bunun yanı sıra, yaptıkları kontrollerle başka bir kayıt tarihine ulaşamadıklarını belirtti. “Dikkatimizi çeken nokta ise mezuniyetin 10 Mayıs 2023’te yapılmasıydı.

Yani, aynı dönemde hem kayıt hem de mezuniyet gerçekleşmişti” şeklinde ekledi.

Tanık, transkript üzerinde yaptıkları incelemelerde 2021-2022 Akademik Yılı Güz ve Bahar dönemlerinde derslerin alındığını, 2022-2023 Akademik Yılı Güz ve Bahar dönemlerinde ise tez çalışmasının yapıldığını kaydetti. “Bu belgeye göre, öğrenci kayıt tarihi 11 Eylül 2021 olarak görünmekte.

Ancak, öğrencinin üniversiteye kaydı 18 Ocak 2023’te yapılmıştır.

LOG kayıtları, öğrenci bilgi sistemi verileri ve transkriptten yapılan incelemelerde, 18 Ocak ile 10 Mayıs 2023 tarihleri arasında sistem üzerinden önceki dönemlere ders ve başarı notu aktarıldığı, yani geriye dönük işlem yapıldığı tespit edilmiştir” ifadelerini kullandı.

Derslerin Kontrolü ve Tez Süreci

Sanığın 2021-2022 Güz ve Bahar döneminde aldığı derslere de değinen tanık Altuntaş, “Bu dersleri gerçekten alıp almadığına dair yaptığımız kontrollerde, ilk olarak dersin notunun o dönemde dersi veren öğretim elemanı tarafından girilip girilmediğini kontrol ettik.

Burada, notların öğretim elemanları tarafından girilmediği bilgisine ulaştık.

Bunu teyit etmek için dersin öğretim üyesine not girişini kendisinin yapıp yapmadığını sorduğumuzda, böyle bir not girişi yapmadığını beyan etti.

Aynı teyit işlemleri, Mali Şube’ye bağlı polisler tarafından da gerçekleştirildi” diye konuştu.

Bir yüksek lisans öğrencisinin eğitim süreçleriyle ilgili her üniversitenin bir lisansüstü eğitim-öğretim mevzuatı olduğuna dikkat çeken Altuntaş, KSTU’nun yönetmeliğiyle ilgili bilgileri de aktardı.

Yaptıkları incelemelerde tez savunması için en az bir başka üniversiteden olmak kaydıyla üç öğretim üyesinden oluşan bir jürinin belirlenmediğini, enstitü müdürlüğü ve öğrenci işleri arşivinde bir tez kopyası ve sistemde herhangi bir danışman atamasının olmadığını belirtti.

Tanık, bir belgeyi kontrol etmesi için Polis Müdürlüğü tarafından arandığını ve daha önce başka bir üniversitenin yüksek lisans programında alınan dersleri gösteren bir transkripti incelediğini ifade etti.

Altuntaş, üniversite mevzuatına göre derslerin 5 yıldan daha uzun zaman önce alınmasından dolayı muafiyet işleminin yapılamayacağını söyledi. Öğrenci bilgi sistemi kayıtları incelendiğinde, öğrencinin üniversiteye yatay geçiş yoluyla gelmediği de anlaşıldı.

Jüri Kaydı ve Dava Süreci

Savcının, “Öğrencinin jüri önünde sunum yaptığına dair kayıt var mı?” sorusu üzerine tanık Altuntaş, ne çevrimiçi ne de fiziksel kayda rastlamadıklarını belirtti. “Bir öğrenci üç kopya tez verir.

Biri danışmanda, biri enstitüde, biri de öğrenci arşivinde bulunur. Üçünde de tez örneğine ulaşamadık” şeklinde konuştu.

Başsavcılık adına Savcı Damla Güçlü, başka tanıkların dinlenmeyeceğini ve davanın Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’ne havale edilmesini talep etti.

Sanık Avukatlarının Açıklamaları

Sanık avukatları Doğa Zeki ve Mustafa Uluğ, davanın Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’ne havale edilmesine itirazlarının olmadığını belirttiler.

Sanık S.G.’nin avukatı Doğa Zeki, yargılama sürecinde ciddi sıkıntılar yaşandığını ve her dosyanın bir ya da bir buçuk ay sürdüğünü kaydetti. “Davalarının tümünün ağır cezaya havale edilmesini talep ediyoruz, bir an önce yargılamanın başlaması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

Güzelyurt Kaza Mahkemesi Yargıcı Gülay Uğur, ilk tahkikat duruşmasında kararın yarın açıklanacağını bildirdi.