Adalet Mücadelesi: İsias Otel Davası ve Sorumluların Yargılanması
Adalet Mücadelesi: İsias Otel Davası, sorumluların yargılanması sürecini ve adaletin sağlanması için verilen mücadeleyi ele alıyor. Bu dava, hukuk sisteminin işleyişini ve mağdurların haklarını nasıl koruyacağını sorguluyor.
Adalet Mücadelesi ve Sorumluların Yargılanması
İnsan hayatını değersizleştiren zihniyetlerin cezalandırılmamasının, yeni faciaların önünü açabileceğini belirten Karakaya, Adıyaman 3.
Ağır Ceza Mahkemesi’nden bilimsel raporlar ve açık deliller ışığında hareket ederek tüm suçlular için adaletin sağlanmasını talep ettiklerini vurguladı.
Karakaya, “Evlatlarımızın, öğretmenlerimizin ve sevdiklerimizin acısıyla kahroluyoruz.
Bu nedenle buradayız.
Onlara verdiğimiz adalet sözünü tutmadan, mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.” dedi.
Bilirkişi raporunun, adalet mücadelelerinde öne sürdükleri “olası kast” ile yargılanma taleplerinin daha da güçlendiğini ifade eden Karakaya, raporun İsias Otel’in saniyeler içinde kum yığınına dönüşmesine neden olan usulsüzlükleri açıkça belgelediğini kaydetti. “Otel” olarak adlandırılan yapının proje aşamasından yıkıldığı güne kadar her aşamasında usulsüzlükler olduğuna dikkat çeken Karakaya, şunları dile getirdi:
- Bilime uygun yapılmadığı,
- Beton kalitesinden etriye aralıklarına,
- Kaçak asansör için döşemelerin kesilmesine,
- İki bina arasında yeterli derz aralığı olmamasına,
- Kaçak katın yıkıma etkisine,
- Belgelerdeki usulsüzlükler gibi birçok konunun bilimsel olarak ortaya konduğunu
Karakaya, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “İsias Otel, saniyeler içinde yıkılarak evlatlarımızı, ailelerimizi, öğretmenlerimizi ve rehber dostlarımızı bizden kopardı.
Ancak biz biliyoruz ki bu bir ‘doğal afet’ değil, açgözlülük, ahlaksızlık ve sorumsuzluklarla örülmüş bir cinayettir.” Bu delillerle, suçluların hak ettikleri en ağır cezayı alacağına inandığını belirten Karakaya, şöyle devam etti:
“Bu dava, yalnızca kaybettiğimiz sevdiklerimiz için değil, gelecekte başka çocukların, öğretmenlerin, anne ve babaların yaşam haklarının ellerinden alınmaması için de yürütülmektedir. İsias Otel, saniyeler içinde yıkılarak evlatlarımızı, ailelerimizi, öğretmenlerimizi ve rehber dostlarımızı bizden kopardı.
Ancak biz biliyoruz ki bu bir ‘doğal afet’ değil, açgözlülük, ahlaksızlık ve sorumsuzluklarla örülmüş bir cinayettir.”
Karakaya, her gün, her saat ve her an canlarının, çocuklarının güzel yüzlerinin gözlerinin önünde olduğunu, ancak ellerinin boş olduğunu ifade etti. “Onları tekrar kucaklayamayacağımız gerçeğiyle yaşamak zorundayız.
Kalplerimizi paramparça eden, bizi onlarsız yaşamaya mahkum eden sorumlular bellidir ve bu kişiler yalnızca mal sahipleri, fenni mesuller değil, aynı zamanda görevini yerine getirmeyen kamu görevlileridir.” dedi.
Savcılık tarafından hazırlanacak iddianamede adı geçen kamu görevlilerinin yargılamaya dahil edilmesinin elzem olduğunu vurgulayan Karakaya, “Bu kişiler, devletin kendilerine verdiği yetkiyi suistimal ederek güvenliğimizi sağlaması gereken yapıların adeta ölüm tuzağına dönüşmesine sebep olmuştur.
Bu kişilerin yargılanması, hukukun üstünlüğü ve toplum vicdanı adına hayati bir adımdır.
Adalet Bakanlığı’na, savcılık makamına ve mahkeme heyetine çağrımız nettir: Tüm sorumluların ‘olası kast’ ile yargılanması için gereken adımları atın.” dedi.
Karakaya, bu davanın yalnızca İsias Otel’in yıkımıyla sınırlı bir hukuki mesele olmadığını, aynı zamanda gelecekte inşa edilecek her bir yapının insan hayatına uygunluğunu denetleyecek mekanizmaların oluşturulması için bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. “Türkiye ve Kıbrıs halklarının gözleri bu mahkemeye çevrilmiştir. İnsan hayatını değersizleştiren zihniyetlerin cezalandırılmaması, yeni faciaların önünü açacaktır.
Evlatlarımızın, öğretmenlerimizin ve sevdiklerimizin acısıyla kahroluyoruz.
Bu yüzden buradayız.
Onlara verdiğimiz adalet sözünü tutmadan, mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz.”
Son nefeslerine kadar adalet çığlıklarını duyurmaya, bu davanın örnek bir karar ile sonuçlanması için kararlılıkla mücadele etmeye devam edeceklerini söyleyen Karakaya, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bize desteğiyle güç veren halkımıza, yanımızda duran dava arkadaşlarımıza ve tüm vicdan sahibi insanlara teşekkür ediyoruz.
Unutmayacağız, vazgeçmeyeceğiz.
Meleklerimiz için adalet sağlanana kadar mücadelemiz sürecek.”
Karakaya’nın ardından Başbakan Ünal Üstel de mahkeme önünde basına açıklama yaptı.