Cenevre’deki Kıbrıs Toplantısı ve KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Değerlendirmeleri
Cenevre’deki Kıbrıs toplantısının detayları ve KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın bu süreçteki değerlendirmeleri üzerine kapsamlı bir analiz. Kıbrıs sorununun çözümüne dair önemli görüşler ve gelişmeler.

Cenevre’deki Kıbrıs Toplantısı Değerlendirmesi
17-18 Mart tarihlerinde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in himayesinde düzenlenen genişletilmiş formatlı Kıbrıs toplantısına ilişkin KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, AA muhabirine önemli değerlendirmelerde bulundu.
Tatar, Cenevre’de çok yapıcı bir atmosferde bulunduklarını vurguladı ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile ekibine, kendilerine sağladıkları güçlü destek için teşekkür etti.
Tatar, “Türkiye’nin burada bizim yanımızda olması, Kıbrıs Türkü için büyük bir önem taşıyordu.” ifadelerini kullandı.
Uzun bir süredir, ikili görüşmelerin ötesinde, anavatanların da katılacağı bir toplantıda Kıbrıs Türkü’nün daha güçlü bir temsili için bir ortam yaratma gerekliliğini dile getiren Tatar, bu toplantının bu bağlamda gerçekleştiğini belirtti.
2021’de Ortak Zemin Olmadığı Ortaya Çıktı
Tatar, dört yıl önce yine gayriresmi bir toplantı için Cenevre’ye geldiklerini hatırlatarak, cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından egemen eşitlik ve uluslararası statü konularının gündeme gelmesiyle birlikte büyük tepkiler aldığını ifade etti. “Ancak sonuç itibarıyla, artık federasyon temelinde bir sürece girmememiz gerektiği gerçeğiyle yüzleştik.
Geçmişte yaşanan tüm süreçlerin boşa çıktığını ve Annan Planı’nda nelerin yaşandığını gayet iyi biliyoruz.” diyen Tatar, Crans Montana’da Rum tarafının tüm önerileri reddettiğini ve o fırsatların tüketildiğini anımsattı.
Türkiye’nin tam desteğiyle yeni bir sayfa açma kararlılığında olduklarını belirten Tatar, 2021’de ortak zemin olmadığının net bir şekilde ortaya çıktığını vurgulayarak, “Bugün ortak zemin olmadığını bile bile bizi buraya davet etmeleri, demek ki iki devlet siyaseti konusunda bir ilerleme kaydettiğimiz anlamına geliyor.” dedi.
Kıbrıs’ta iki tarafın, iki halkın ve iki devletin iş birliği ile ancak kalıcı bir çözümün sağlanabileceğini ifade eden Tatar, bunun öncesinde iş birliği kültürünün geliştirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Tatar, Cenevre’de işbirliği kültürünün tohumlarının atıldığını ve BM Genel Sekreteri’nin kişisel bir temsilci atayarak bu sürecin bir parçası olduğunu belirtti.
Ayrıca, ara bölgede güneş enerjisi, mezarlıkların düzenlenmesi ve diğer konularda işbirlikleri için çalışmaların devam edeceğini ifade etti.
Ada’da yeni geçiş kapılarının açılmasının gündeme geldiğini hatırlatan Tatar, daha önce kendisinin önerdiği iki kapı açılması fikrinin kabul görmediğini belirtti.
Ancak her iki tarafın da yararına olacak, ticaretin ve turizmin artırılmasını sağlayacak geçişlerin rahatlatılması için kapıların açılabileceğini bildirdi.
Tatar, “Genel Sekreter, dört yeni kapının açılabileceğini söyledi.
Bunlar önemli adımlardır ve bu gelişmeler, Kıbrıs’ta olumlu bir değişimin habercisi olabilir.” şeklinde konuştu.
Cenevre’de Kıbrıs meselesinin geleceği konusunda görüş alışverişinde bulunulması öngörülen toplantıya, Kıbrıs Türk ve Rum taraflarının yanı sıra garantör ülkeler olan Türkiye, Yunanistan ve Birleşik Krallık’ın temsilcileri de katıldı.
Toplantıya KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Dışişleri Bakanı Fidan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Hristodulidis, Yunanistan Dışişleri Bakanı Yorgo Gerapetritis ve Birleşik Krallık Dışişleri Bakanlığında Avrupa ve Kuzey Amerika’dan sorumlu Devlet Bakanı Stephen Doughty ile beraberindeki heyetler de iştirak etti.