Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Cenevre Zirvesi Açıklamaları
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cenevre Zirvesi’nde yaptığı açıklamalarla Kıbrıs sorununa dair önemli mesajlar verdi. Zirvenin sonuçları ve Tatar’ın vizyonu hakkında detaylar için makalemizi okuyun.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cenevre Zirvesi öncesinde yaptığı açıklamalarda, bu zirvenin tarihi bir toplantı olacağını vurgulayarak, burada iki devletli çözüm önerisini güçlü bir şekilde dile getireceğini belirtti.
Tatar, bu önemli zirvede büyük değişimlerin bir günde beklenemeyeceğini ifade ederken, dört yıl önceki benzer bir toplantıda ortaya koyduğu yeni siyasetin önemine dikkat çekti.
Tatar, “Federasyon görüşmeleri beyhudedir.
Bu süreç sadece Rum tarafını tatmin ediyor.
Artık biz oyunun kurallarını değiştirmek zorundayız dedik ve yeni siyasete geçtik.” şeklinde konuştu.
Cenevre’ye gitmek üzere dün ülkeden ayrılan Cumhurbaşkanı Tatar, İstanbul’da Ulusal Kanal’dan gazeteci Yeşim Eryılmaz’ın sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, geçmişte Kıbrıs Türk halkının yaşadığı zorlukları ve elde ettiği kazanımları hatırlatarak, iki devletli çözüm modeline yönelik kararlılığını yineledi.
Birleşmiş Milletler nezdinde yapılan değerlendirmelerde, Kıbrıs meselesinde ortak bir zemin bulunmadığının kayda geçtiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın da bu durumu teyit ettiğini ifade etti.
Tatar, “Artık iş değişti, federasyon defteri kapandı.
Egemen eşitlik temelinde iki devletli çözüm modelimizle ilerliyoruz.” açıklamasında bulundu.
Tatar, Türkiye’nin milli politikalara verdiği desteğin önemine değinerek, son yıllarda elde edilen en büyük başarının Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında kurulan güçlü bağlar olduğunu ifade etti. “Türkiye’nin yatırımlarıyla ve desteğiyle bu zorlu süreçte önemli bir güç kazandık.
Bu zeminde Cenevre’ye gidiyoruz ve haklarımızı kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.” dedi.
Bu tarihi zirvede Kıbrıs Türk halkının haklarını ve egemenliğini savunmaya devam edeceklerini belirten Tatar, Türkiye’nin desteğiyle bu yeni siyasetin daha da güçleneceğini vurguladı.
Zirve, Kararlılığımızı Gösterme Fırsatı
Zirvenin, Kıbrıs Türk tarafının kararlılığını uluslararası kamuoyuna bir kez daha göstermek için önemli bir fırsat olduğunu ifade eden Tatar, Gazze’de yaşananların benzerinin geçmişte Kıbrıs Türk halkının da başına geldiğini hatırlattı. “Anavatan Türkiye bize çok yakındı.
Onların desteği sayesinde İngiliz yönetimi altında bile varlığımızı devam ettirdik.
Rumların hedefi Kıbrıs adasını Yunanistan’a bağlamaktı ancak biz buna direndik.” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, 1960 yılında kurulan Kıbrıs Cumhuriyeti’nde Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin garantör ülkeler olarak yer aldığını hatırlatarak, adada iki halk bulunduğunu ve Türkler ile Rumlar arasında eşit egemenlik talebinin vazgeçilmez olduğunu belirtti.
Türkiye ile İletişim ve İşbirliği
Cenevre Zirvesi için hazırlanan masa düzenine de değinen Cumhurbaşkanı Tatar, “Görüşmelerde dengeli bir yapı oluşmasını sağlamak adına, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın yanımda olmasını istedim.
Yunanistan da masada yer almalıydı, bu sağlandı. İngiltere ise garantör ülke ve adadaki iki egemen üssü nedeniyle katılım talep etti.
Taraflı davranmamaları gerektiğini İngilizlere açıkça ifade ettik.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Tatar, Rum tarafının federasyon planını eleştirerek, bu modelin Kıbrıs Türk halkını yavaş yavaş asimile etmeyi ve Türkiye’yi adadan uzaklaştırmayı hedeflediğini söyledi. “Federasyon, Rumların ‘Büyük Yunanistan’ hayalinin bir parçasıdır.
Ancak artık iki devletli siyaset yerini bulmuş ve kökleşmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti bizlere bu konuda tam destek veriyor.
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan her platformda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden bahsediyor ve egemen eşitlikten ödün verilmeden müzakere sürecinin başlayamayacağını açıkça belirtiyor.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Crans Montana sürecine geri dönmenin mümkün olmadığını ve kendi siyaseti doğrultusunda kararlılıkla ilerlediğini yineledi.
Ayrıca, “Ada, güneş enerjisi açısından büyük bir potansiyele sahip.
Güneşten elde edilecek enerjinin kabloyla Türkiye’ye bağlanması hem bizim ihtiyaçlarımızı karşılayacak hem de fazla enerjiyi Türkiye ve Avrupa’ya ihraç etme imkânı sağlayacak.
Aynı şekilde ihtiyaç duyduğumuz dönemlerde elektrik alımını kablo üzerinden gerçekleştirebileceğiz.” dedi.
Bu projeyle hem ekonomik hem de çevresel faydalar elde edileceğini belirterek Kıbrıs’ın her iki tarafının da bu süreçten kârlı çıkacağını kaydeden Tatar, ayrıca, sınır kapılarının artırılmasının iki taraf için de önemli bir adım olduğunu belirtti. “Yeni sınır kapılarının açılması, hem ticari hem de sosyal ilişkilerin kolaylaşmasına katkı sağlayabilir.
Bu, barış ve istikrar adına olumlu bir adımdır.” diye konuştu.