Hayvancılık Sektöründeki Kriz ve Üreticilerin Çaresizliği
Hayvancılık sektöründeki kriz, üreticilerin çaresizliğini artırıyor. Bu makalede, sektördeki sorunlar, etkileri ve çözüm önerileri üzerine derinlemesine bir analiz sunuyoruz. Üreticilerin karşılaştığı zorlukları keşfedin.
Hayvancılık Sektöründeki Kriz ve Üreticinin Çaresizliği
Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Başkanı Mustafa Naimoğulları, günümüzde üreticilerin karşılaştığı zorlukları ve sektördeki sıkıntıları dile getirerek, “Üreticinin elindeki kuzuya bakacak gücü kalmadı.
Bugün hayvanını satamayan bir hayvancı, çocuğunu nasıl okula yazdıracak, yem alacak parayı nereden bulacak, masraflarını nasıl karşılayacak?” şeklinde konuştu.
Naimoğulları, pazarın tıkandığını ve üreticilerin çaresizlik içinde çare aradığını belirterek, “Her dönem üreticinin ciddi sorunları var.
Bu sorunlara, tarımı yönetenler ve hükümet mutlaka çözüm bulmak zorunda” dedi.
Birlik tarafından yapılan yazılı açıklamada, Naimoğulları şunları ifade etti: “Maalesef, gerek eylem döneminde gerekse sonrasında ithalat konusunda defalarca uyarılarımızı yaptık.
Ancak hükümet ve Tarım Bakanlığı, yaklaşık 65 ton ithal kuzu etini ülkeye getirdi.
O dönemde yaşanan olumsuzluklar bugünkü sorunların temelini oluşturdu.
Kasapların ve aracının eli güçlenmiş durumda. ‘Üreticiyi nasıl terbiye ederiz’ düşüncesi hâkim olmaya başladı.”
Üreticilerin Çığlığı: Sorunların Çözümü Nereye Gidiyor?
Mustafa Naimoğulları, temmuz ayından bu yana üreticilerin “Elimizdeki hayvanları satamıyoruz” diyerek isyan ettiğini, ancak hükümet ve Tarım Bakanlığı’nın bu duruma bir çözüm bulmak yerine, canlı hayvan fiyatlarının düşmesine de göz yumduğunu savundu.
Küçükbaş hayvancılıkla uğraşanların kuzularını ve oğlaklarını, büyükbaş hayvancılık yapanların ise inek ve danalarını satmakta büyük zorluklar yaşadığını belirten Naimoğulları, “Yaklaşık 75 gündür üreticiler sömürülmekte ancak devlet, yüksek fiyatlara satılan et fiyatlarına seyirci kalmaktadır.
Bu mağduriyete ne kadar daha seyirci kalacaksınız?
Bu sorunlara ne kadar daha kaçamak cevaplar vererek köylerde hayvancılığın diz çökmesine sebep olacaksınız?” ifadelerini kullandı.
Çözüm İçin Acil Adımlar Atılmalı
Naimoğulları, “Yapılması gerekenleri hızlı bir şekilde gerçekleştirmelisiniz.
Tarım Bakanlığı ne için vardır?” diyerek, üreticilerin daha fazla mağdur olmaması gerektiğini vurguladı.
Ayrıca, “Bizim önerimiz, Devlet Üretme Çiftliği’ni kullanarak daha önce belirlenen fiyat çerçevesinde (kuzu 250 TL, oğlak 240 TL) 3 bin 500 – 4 bin adet minimum kuzu ve oğlak, hükümet tarafından üreticiden alınarak Devlet Üretme Çiftliği’ne bakımının sağlanması ve yılsonu piyasaya sürülmesidir” dedi.
Pazar Tıkandı, Üretici Çare Arıyor
Naimoğulları, üreticilerin elindeki kuzuya bakacak gücünün kalmadığını ifade ederek, meselenin “üretime sahip çıkmak” ve “binlerce üreticinin alın terinin birkaç kişi tarafından daha fazla sömürülmesine engel olmak” olduğunu belirtti.
Pazarın tıkandığını ve üreticilerin çaresizlik içinde çare aradığını yineleyen Naimoğulları, “Hayvancılar Birliği’nin derdi, sektör daha fazla sıkıntıya girmeden sizleri uyarmak ve üretimin devamlılığını sağlamaktır” şeklinde devam etti.
Naimoğulları, ithal et konusunda defalarca “Haziran-Temmuz tehlikeli dönemdir, getirmeyin” uyarısında bulunduklarını belirterek, bu yanlışın bir daha tekrarlanmamasını umduklarını sözlerine ekledi.