İhmaller Zinciri: Mert Niyazi Topukçuoğlu’nun Anısı ve Adalet Arayışı
“İhmaller Zinciri: Mert Niyazi Topukçuoğlu’nun Anısı ve Adalet Arayışı” adlı içerik, Mert Niyazi Topukçuoğlu’nun yaşamı, kaybı ve adalet mücadelesini ele alarak, ihmallerin toplumsal etkilerini derinlemesine inceliyor.

İhmaller Zinciri ve Acı Dolu Günler
İki yıl önce meydana gelen yıkıcı depremde, Grand İsias Otel’in enkazında oğlu Mert’i kaybeden Sena Bundak Topukçuoğlu, yaşadığı derin acıyı kelimelerle ifade etmenin imkansız olduğunu belirtiyor. “Öfkemiz artıyor…” diyen acılı anne, her geçen gün Mert’in yokluğunun daha da ağırlaştığını vurguladı.
Adalet Arayışı ve Öfke
Topukçuoğlu, yalnızca otel sahiplerinin ve mühendislerin değil, aynı zamanda kamu görevlilerinin de sorumlu olduğunu ifade ederek, “Raporlarla her şey kanıtlanmıştır.
Tek yapılması gereken, hak ettikleri olası kast ile cezalandırılmalıdır.
Ancak o zaman içimiz huzur bulacak.” dedi.
Bu süreçte, adaletin sağlanması için verdikleri mücadelenin önemine de dikkat çekti.
Mert Niyazi Topukçuoğlu’nun Hatırası
Gazimağusa Türk Maarif Koleji’nin voleybol takımında 3 numaralı formayı giyen Mert Niyazi Topukçuoğlu, 6 Şubat depreminde Grand İsias Otel enkazında hayatını kaybeden 72 kişiden biriydi.
Enkazda yapılan arama kurtarma çalışmalarında Mert’in cansız bedenine dört gün sonra ulaşılmış ve aynı günün akşamı naaşı ülkesine getirilmiştir.
İhmaller Zinciri
İsias Otel’de sevdiklerini kaybeden aileler, çocuklarının boşluğunu dolduracak hiçbir şeyin olmadığını belirtirken, tek tesellileri sorumlu olan herkesin en ağır cezayı alması için ‘bilinçli taksirle’ yargılanmaları konusunda.
Acılı aileler, ancak böyle bir gelişme ile ‘gerçek adaletin’ sağlanacağını ve içlerinin biraz olsun huzur bulabileceğini ifade ediyor.
Acı Dolu Süreç
Topukçuoğlu, 6 Şubat 2023’te depremin sarsıntısını hissederek uyandıklarını ve “Bu deprem nerede oldu?
Biz hissettik ama başka yerlerde de oldu mu?” diye paniğe kapıldıklarını anlattı.
Oğlunu aradıklarında ulaşamadıklarını, bu durumun kendilerini daha da endişelendirdiğini belirtti.
Depremin Kahramanmaraş merkezli olduğunu öğrendiklerinde ise “Dünyamız o an karardı.” dedi.
Yaşanan Kabus
Topukçuoğlu, çocuklarının yanına Adıyaman’a gitmek istediklerini ancak uçuşların iptal olduğunu belirterek yaşadıklarının “kabus” gibi olduğunu dile getirdi. “Saat 05.00’te herkes havaalanındaydı.
Gitmeye çalışıyorduk ama bir türlü olamıyorduk.” diyerek o dönemde yaşadıkları zorlukları anlattı.
Oğluna, depremin dördüncü gününde ulaşabildiklerini ve Mert’in naaşının hemen ülkeye getirildiğini sözlerine ekledi.
Öfke ve Özlem
İsias Otel’de oğlu Mert’i kaybeden Sena Bundak Topukçuoğlu, “Bu boşluk ve özlem her geçen gün daha da büyüyor.” diyerek, yaşadığı acıyı ve öfkeyi dile getirdi.
Adaletin sağlanması için büyük bir mücadele verdiklerini vurguladı. “Çocuklarımıza verdiğimiz sözü tutabilmemiz için elimizden geleni yapıyoruz.” diye konuştu.
İhmallerin Son Bulması
Topukçuoğlu, “Bu insanlar para uğruna, sadece kendi çıkarlarını gözeterek, ihmallerle insan hayatını hiçe sayarak hareket ettiler.” diyerek, Türkiye’de benzer olayların devam ettiğini belirtti.
Adaletin sağlanması için çağrıda bulunan anne, yalnızca otel sahiplerinin ve mühendislerin değil, kamu görevlilerinin de suçlu olduğuna dikkat çekti.
Gerçek Adalet ve Olası Kast
Topukçuoğlu, “Adalet ancak olası kast ile yerine gelirse ‘gerçekten sağlandı, gerçekten caydırıcı cezalar verildi.’ diyebiliriz.” diyerek, istinaf mahkemesine başvuracaklarını ve olası kast cezasının verilmesini beklediklerini ifade etti. “Raporlarla her şey ortada, kanıtlanmıştır.
Tek yapılması gereken, hak ettikleri cezaları olası kast ile almalarıdır.”
Sonuç
Bu acı dolu süreçte, Topukçuoğlu ve diğer aileler, çocuklarının kaybını ve yaşadıkları travmayı unutmadan, adaletin sağlanması için savaşmaya devam ediyorlar. “Ancak o zaman içimiz huzur bulacak ve çocuklarımızın daha rahat olduğunu düşünmeye başlayabileceğiz.” diyerek sözlerini tamamladı.
Fotoğraflar: Umut Ekin ŞAHİN