Kaçak Taşımacılık Tasarısı: Seyahat Özgürlüğüne Getirdiği Riskler

Kaçak Taşımacılık Tasarısı ve Getirdiği Riskler

Tasarının kaçak taşımacılığın önlenmesi gerekçesiyle hazırlanan maddeleri, ülkedeki radarlar aracılığıyla araçların güzergahlarının izlenmesini öngörmekte ve bu durum, seyahat özgürlüğü açısından ciddi riskler barındırmaktadır.

Bu tasarı, özellikle muhbirciliği teşvik eden düzenlemeleriyle dikkat çekmektedir.

Tasarıya göre, yolcu taşıma izni bulunmayan özel araçların, farklı yolcularla birlikte, hava, kara veya deniz kapılarının bulunduğu yerlerde veya aynı güzergah üzerinde bir gün içerisinde iki seferden fazla gidiş-dönüş yapması yasaklanmaktadır.

Ayrıca, her koşulda 7 gün içerisinde aynı istikamette 3 seferden fazla gidiş-dönüş yapmaları da mümkün değildir.

Bu düzenlemenin getirdiği sonuçlar dikkate alındığında, ülkemizdeki her yolun kara, hava ve deniz kapıları güzergahına denk geldiği göz önüne alındığında, kaçak taşımacılık yaptığı yönünde polise ihbar edilen herkes, zanlı konumuna düşme riski taşımaktadır.

Tasarıda belirtilen koşullara göre, bu güzergahlarda haftada üç gün gidiş-dönüş yapanlar suçlu sayılmaktadır.

Cezalar ve Yasal Yaptırımlar

Tasarıda, günde iki veya haftada üç defa aynı güzergah üzerinde yolculuk yapan herkesin yasaya göre suçlu sayılacağı açık bir şekilde belirtilmektedir.

Bu eylemi gerçekleştiren kişiler, iki aylık asgari ücrete kadar para cezasına veya altı aya kadar hapis cezasına çarptırılabilir.

Ayrıca, her iki ceza türü de aynı anda uygulanabilir.

Kaçak taksiciliği önlemek yerine, muhbirliğin ön planda tutulacağı ve bireyleri taksilerle yolculuğa yönlendirmeyi amaçlayan bu yasa tasarısının, beraberinde birçok kaosu getireceği konusunda endişeler bulunmaktadır.