Kıbrıs Türk Toplu Taşımacılar Birliği Başkanı Beksan Bekir Akandere, Toplu Taşımacılığın Sorunlarını ve Çözüm Önerilerini Değerlendirdi
Kıbrıs Türk Toplu Taşımacılar Birliği Başkanı Beksan Bekir Akandere, toplu taşımacılığın karşılaştığı sorunları ele alarak, bu sorunlara yönelik çözüm önerilerini değerlendiriyor. Toplu taşımacılıkta geleceği şekillendiren önemli görüşler.
Kıbrıs Türk Toplu Taşımacılar Birliği Başkanı Beksan Bekir Akandere, Ülkemizdeki Toplu Taşımacılıkla İlgili Sorunları ve Çözüm Önerilerini Paylaştı
Yasaların Revize Edilmesi Gerekiyor
Akandere, toplu taşımacılığın hak ettiği seviyeye ulaşamamasının birçok nedeni olduğunu belirterek, sektörde etkili bir devlet politikası uygulanmadığını ifade etti.
Bu bağlamda, yasaların yeniden gözden geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Akıllı Kart Sistemi Uygulanmalı
Taşımacılık alanında ‘şirketleşme’ modeline geçişin şart olduğunu vurgulayan Akandere, “Adaletli ve akıllı kart sistemine dayanan bir toplu taşıma sistemi kurmak zor değil.
Tek havuz sistemi ile hangi otobüsün nerede olduğu, ne zaman geleceği ve denetimi de daha kolay hale gelecektir.” dedi.
Otobüslerin Yenilenememesinin Sebepleri
Başkan Akandere, devletin uzun vadeli ve düşük faizli kredi imkanı sağlamadığı takdirde otobüslerin yenilenemeyeceğini ifade ederek, böyle bir imkan sağlanması durumunda eski otobüslerin piyasa dışına çekileceğini kaydetti.
Ücretlerde Artış Olmadı
Toplu taşımacılık ücretlerinin devlet tarafından belirlendiğini hatırlatan Akandere, 2023 Eylül’ünden bu yana ücretlerde herhangi bir artış yapılmadığını, oysa asgari ücretin, mazot fiyatlarının, araç sigortalarının ve döviz kurlarının ciddi şekilde yükseldiğini belirtti.
Emine Gül ÖZER Kıbrıs Türk Toplu Taşımacılar Birliği Başkanı Beksan Bekir Akandere, KIBRIS TV’de yayınlanan ve Eda Alisinanoğlu’nun hazırlayıp sunduğu ‘Kıbrıs’ta Sabah’ adlı programa katılarak toplu taşımaya dair önemli açıklamalarda bulundu. Ülkedeki toplu taşımadaki eksikliklere dikkat çeken Akandere, yasaların revize edilmesi, geliştirilmesi ve ihtiyaçlara yönelik cevap verilmesi gerektiğini vurguladı.
Akandere, toplu taşımacılığın birçok sorunu olduğunu, bu sorunları ifade etmekten bıkmadıklarını ancak bu sorunların çözümü için kendileri kadar ilgili yöneticilerin de adım atmasını beklediklerini dile getirdi. “Toplu taşımayı geliştirmek için bölmek yerine birleştirmek gerekir.
Bugün ciddi uzun vadeli politikalar geliştirilmelidir.” şeklinde konuştu.
Toplu Taşımacılık Hak Ettiği Seviyeye Taşınmadı
Beksan Bekir Akandere, geçmişten bugüne toplu taşımacılıktaki gereksinimlerin önemli ölçüde değiştiğini belirterek, “Eski dönemde bireysel araç sahipliği yaygın değildi. İhtiyaç duyulan bir toplu taşımacılık sistemi ve geliri vardı.
Ancak toplu taşımacılık, hak ettiği seviyeye ulaşamadı.
Bu anlamda doğru bir devlet politikası da olmadı.” ifadelerini kullandı.
Toplu taşımacılığın önemli bir sosyal gereksinim olduğunu vurgulayan Akandere, gelişmiş ülkelerin çağdaş normlara uygun toplu taşımacılık sistemlerine sahip olduğunu ifade etti. “Bu bağlamda biz de hak ettiğimiz noktada değiliz.
Toplu taşımacılık, bireysel taşımacılıktan öte, kurum ve kuruluşların ihtiyaçlarını karşılayan, özel okullara ve turizm alanına da hizmet eden bir yapı.
Kendimiz geliştirmekte yetersiz kalıyoruz.
Ancak bu konuda yasaların güncellenmesi gerekiyor.” dedi.
Bugünü Kurtarmak İçin Değil, Geleceği Planlamak İçin Çalışmalıyız
Toplu taşımayı geliştirmek için bölmek yerine birleştirmenin esas olduğunu savunan Akandere, “Bugün ciddi uzun vadede politikalar oluşturulmalıdır.
Bugünü kurtarma mantığıyla bakılmamalıdır.
Dünya genelinde toplu taşımacılığın ilk hedef kitlesi üniversite öğrencileridir.
Eğer toplu taşımacılık bu kesime hizmet etmezse, verimli bir şekilde kendini sürdürebilmesi mümkün değildir.” şeklinde konuştu.
Akandere, herkesin hizmet alabileceği bir şirketleşme modeline geçilmesi gerektiğini belirterek, “Adaletli ve akıllı kart sistemi ile çalışan bir toplu taşıma organizasyonu kurmak zor değil.
Ancak sürekli söylemekten ve sonuç alamamaktan bıktık.
Halk da haklı, yeterli hizmet alamadığında şikayet etmeye başlıyor.
Toplu taşımacılığı geliştirmek zor değil, yeter ki istek olsun. Şu anda toplu taşımacılığın en büyük ihtiyacı güzergah taşımacılığıdır. Ülkede toplu taşımacılığın etkinliğini ispatlayacak olan budur.” ifadelerini kullandı.
Durak Sistemi Eksikliği
Belli belediyelerin otobüs taşımacılığı yaptığını vurgulayan Akandere, belediyelerin taşımacılık yapmasını doğru bulmadığını belirtti. “Belediye, bu noktada bir görev üstlenecekse düzenleme ve denetleme gibi konularda görev almalıdır.
Sosyal devlet anlayışı içerisinde olmalıdır her şey.
Engellilerimize, yaşlılarımıza, emeklilerimize ücretsiz hizmet sunulmalıdır.
Bu noktada enerji harcayarak sistemi bu yöne yönlendirmeleri gerekmektedir.” dedi.
Türkiye’de toplu taşımacılığın kooperatifleşmeye yönlendirildiğini ve tek havuz sistemine geçildiğini belirten Akandere, “Saatler ve çizelgeler belirlenmiş durumda, belediyeler de denetimlerini yapıyor.” şeklinde konuştu.
En büyük sorunlardan birinin durak eksikliği olduğunu, hangi aracın hangi saatte nerede olacağının belli olmaması ve körüklü otobüslerin de sorun oluşturduğunu kaydeden Akandere, “Durak sistemi bizde mevcut mu?
Nerede doğru düzgün durak var?
Bu noktada Girne Belediyesi’ni tebrik ederim.
En azından iyileştirmeye gidiyor.
Durak dışı durmak meslektaşlarımızı da sıkıntıya sokuyor.
Belli saatlerde neyin nereden geçeceği belli olsa, her şey düzene oturur.” ifadelerini kullandı.
Ücret Artışları Üzerine
Toplu taşımacılık ücretlerini toplu taşımacıların belirlemediğini vurgulayan Akandere, “Devlet denetimi içerisinde 50/2000 Yolcu, Eşya Taşıma Denetim Yasası çerçevesinde bir yapı mevcut.
Burada da revize edilmesi gereken birçok madde var. Ücretler de buna dahil. 2023 Eylül’ünden bu yana toplu taşımacılık ücretinde bir artış yapılmadı.
Ancak bu konuda çok kez talep edildi. 2024 Şubat’tan beri toplu taşımacılığa artış talep ediyoruz.” dedi.
Şehir içi taşımacılığın şu an 35 TL olduğunu aktaran Akandere, “Bir aracın içinde 20 kişi olduğunu düşünün, bu durumda 20 kişiden 700 TL elde ediliyor. Şehir içinde, bu trafikte harcanan zaman da cabası.
Peki, asgari ücrete göre bir kişinin günlük kazancı ne kadar?
Bu durumda kaç defa sefer yapabilir?
Verimli bir fiyatlandırma mı bu?
Bu şartlarda bu aracın yenilenmesi mümkün mü?
Bunları sorgulamamız lazım.” şeklinde belirtti.
Akandere, toplu taşımacılığın daha verimli ve daha ekonomik olabilmesi için politikaya, maliyetleri düşürmeye ve birliği sağlamaya ihtiyaç olduğunu kaydederek, “Her artışta müşteri kaybediyoruz. Şu anda yaşamak için yüzde 80 oranında bir artışa ihtiyaç var.
Güney Kıbrıs’ta taşımacılık ucuz diyorlar, ama orası şirketleşmeye gitti ve teşvik alıyor.
Bizde böyle bir düzen yok.
Biz, özel kredi almak zorunda kalıyoruz, ipotek gösteriyoruz.” şeklinde konuştu.
Sektörün Yalnız Bırakılması
Akandere, fiyatlandırmaların kilometre bazında yapıldığını ifade ederek, “12,17 km kapsamında ayrı fiyat, 18,23 – 24,27 km kapsamında ayrı fiyatlandırma mevcut. Şehir içi 35 TL bu bir gerçek.
Bunun artık sadece İzin Kurulu’nun onayıyla değil, otomasyon sistemiyle şekillenmesi gerekiyor ki bu durum uzamasın.
Makas o kadar açıldı ki, gelecek artış kamuoyunda ciddi bir etki yaratacaktır.
Sektör yalnız bırakılıyor.” dedi.
Pazartesi Günü Milli Eğitim Bakanı ile Görüşeceğiz
Okul taşımacılığı kapsamında özel okulların önlemlerini çok önceden aldığını ve sözleşmelerini yaptığını aktaran Akandere, “Açılan veya açılacak özel okullar ve devlet okulları var.
Pazartesi günü Sayın Milli Eğitim Bakanımızla bir ön görüşme gerçekleştireceğiz.
Erken saatlerde oraya katılacak ve şartlarımızı ortaya koyacağız. İnanıyorum ki, iyi çerçevede bu konuları çözeceğiz.
Fiyat unsurunu, artışını okulun açıldığı günden beri geçerli kılacağıma inanıyorum.” dedi.
“Okul öğrenci otobüslerinin yenilenmesi adına ithalatında 12 yıllıktan 18 yıllığa çıkartma gibi bir karar aldık ve bunun talebini yaptık.” diyen Akandere, sözlerine şöyle devam etti: “Ne kadar geç olsa da hükümet yetkilileri bunu onayladı.
Elimizdeki imkanları iyi değerlendirmek lazım.
Uzun vadeli, düşük faizli bir kredi imkanı sağlanmazsa okul otobüsleri için, alım gücünü artıracak hamlelerin yapılması gerekmektedir.
Eski 70-80 model otobüslerle çalışmak yerine, çevreye duyarlı, klimalı, düzgün bir otobüsle hizmet verme imkanı sağlanmalıdır.
Maliye kanadına bu konuda önerimiz, faiz farkı fonu destekli, düşük faizli, uzun vadeli kredi imkanı sağlamasıdır.
Daha önce sağlandı ve çok memnun kaldık. İlk 6 ay ödeneksiz bir şekilde meslektaşlarımıza böyle bir imkan sağlanması durumunda, eski otobüslerin piyasadan çekildiğini göreceksiniz.
Yeter ki imkan verilsin.” şeklinde konuştu.