Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nden 4 Yıl Hapis Cezası Kararı
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi, bir davada sanığa 4 yıl hapis cezası verdi. Kararın detayları, davanın arka planı ve mahkemenin gerekçeleri hakkında bilgilere ulaşın.
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi’nde Önemli Bir Karar
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi, sanık hakkında verdiği kararla dikkatleri üzerine çekti.
Mahkeme, sanığı 4 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Karar, Mahkeme Başkanı Füsun Cemaller, Kıdemli Yargıç Vedia Berkut Barkın ve Yargıç Tutku Candaş’tan oluşan heyet tarafından alındı.
Yargıç Barkın, sanığın Çalışma Dairesi’ne asansör işletme izni almak amacıyla başvuruda bulunduğunu belirtti.
Daire, gerekli testlerin yapılması için Makine Mühendisi Çağlar Yakmaz’ı görevlendirmişti.
Yargıç Barkın, sanığın daireye sunduğu test evraklarında yapılan incelemelerde, Yakmaz’ın KKTC’de bulunmamasına rağmen ilgili test raporlarında imzasının tespit edildiğini ve bu durumun sahtecilik soruşturmasına yol açtığını ifade etti. 02.11.2007 ile 13.10.2009 tarihleri arasında Baltacı&Po Ltd. tarafından daireye sunulan tetkik test raporlarının asıllarının incelendiğini belirten Yargıç, sanığın bu tarihler arasında ilgili test raporlarını sahteleyerek daireye verdiğini açıkladı.
Yargıç, sanığın başkasının kimliğine bürünme suçunu da işlediğini vurguladı. İki yıl boyunca birçok kez bu suçları işlemiş olmasının son derece ciddi bir durum olduğunu söyleyen Yargıç, bu hususun sanık aleyhine dikkate alındığını belirtti.
Sanığın avukatı, müvekkilinin KKTC’de asansör üreten tek yerli firmanın sahibi olduğunu, elektrik mühendisi olduğunu ve üniversitede mekanik dersleri aldığını belirtti.
Avukat, sanığın asansörlerle ilgili her şeyi bildiğini ve bu güvenle Çağlar Yakmaz’ın imzasını kendi adıyla birlikte attığını aktardı.
Yargıç, sanığın sahteleme yaptığı belgelerin asansörlerin bulunduğu yerlerin hastane, otel, banka, işyerleri ve ikametgahlar gibi kamuya açık alanlar olduğunu kaydetti ve bu durumun sanığın işlemiş olduğu suçun kamuya olan etkisini artırdığını ifade etti.
Yargıç Barkın, sanığın işlemiş olduğu suçların oldukça vahim olduğunu belirterek, “Sanığın, Makine Mühendisi yerine kendi imzasını atarak resmi belge sahtelemesi yapması ve bunu iki yıl boyunca tekrarlaması, işlediği suçların ciddiyetini gözler önüne sermektedir.
Bu tür suçların kamu menfaatini çok yakından ilgilendirmesi nedeniyle ceza takdirinde kamu menfaatinin ön plana çıkarılması gerekmektedir” dedi.
Sanığın suç işlediği dönem 2007-2009 yıllarını kapsamaktadır.
Davanın 2019 yılında ikame edildiğini belirten Yargıç, sanığın 2010 yılında suçunu itiraf ettiğini ifade etti.
Bu süreçteki gecikmenin, PGM’deki uzman yokluğundan kaynaklandığını vurgulayan Yargıç, “Sanıktan kaynaklanmayan 9 yıllık bir gecikmenin hoşgörü ile karşılanması mümkün değildir” dedi.
Yargıç, sanığın bu süre zarfında yaşlandığını ve sağlık problemleri yaşadığını belirterek, bu ciddi gecikmenin ceza takdirinde sanık lehine dikkate alındığını ifade etti.
Sanığın lehine ve aleyhine olan tüm hususları değerlendirerek, sanığın mahkum olduğu suçların ciddiyetini, sahtekarlık suçlarının yaygınlığını ve kamu menfaatini göz önünde bulundurarak hürriyeti bağlayıcı ceza vermeye uygun gördüklerini açıkladı.
Sonuç olarak, Yargıç Barkın, sanığı 4 yıl hapis cezasına mahkum ettiklerini duyurdu.