Lefkoşa’da Ruhsal Sorunlar Nedeniyle Tutuklanan Zanlı

Lefkoşa’da ruhsal sorunlar nedeniyle tutuklanan zanlının durumu, adli süreç ve psikolojik değerlendirmeler üzerine bir inceleme. Bu olayın arka planını ve ruh sağlığının hukuki süreçteki etkilerini keşfedin.

Lefkoşa’da Ruhsal Sorunlar Nedeniyle Tutuklanan Zanlı

Lefkoşa’da Gerçekleşen Olayın Ayrıntıları

Polis memuru Ali Yeşildal, mahkemede olayın seyrini detaylı bir şekilde aktardı.

Olay, 22 Kasım 2024 tarihinde saat 10:00 sularında, Lefkoşa’da bulunan Devlet Hastanesi Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinde meydana geldi.

Zanlı, kendisine tedavi yapılmadığı gerekçesiyle yüksek sesle “Tedavi yapılmazsa kendimi keserim!” diye bağırarak, çevresindeki kişileri rahatsız etti.

Elleriyle kollarını gelişi güzel sallayarak “Rahatsızlık ve Uygunsuz Tavrı Harekette” bulunduktan sonra, kanunsuz olarak tasarrufunda bulundurduğu, ağız uzunluğu 9.5 cm, toplam uzunluğu ise 21 cm olan bir çakıyı, o sırada olay yerinde bulunan ve Lefkoşa Adli Şube Amirliği’nde görevli polis memurlarına gösterdi.

Polis, zanlının çakıyı sağ el bilek üstüne sürterek 5 cm’lik bir kesi oluşmasına sebep olduğunu belirtti.

Olayın ardından, makul güç kullanılarak suçüstü hali gereği zanlının tutuklandığını söyledi.

Polis ayrıca, zanlının tasarrufundaki kanunsuz çakının emare olarak zapt edildiğini ifade etti.

Yapılan soruşturmalar neticesinde, zanlının 20, 21 ve 22 Kasım 2024 tarihlerinde Barış Sinir ve Ruh Hastalıkları hastanesine tedavi olmak amacıyla gittiği, ancak burada huzursuzluk çıkararak saldırgan davranışlarda bulunduğu tespit edildi.

Polis, zanlının mahkemeye çıkarıldığını ve 2 gün ek süre alındığını, bu süre zarfında güvenlik kameralarının incelendiğini ve hastaneden ifadeler alındığını belirtti.

Polis, zanlının açıkta bir davası olduğunu ve benzer suçlardan birçok sabıkası bulunduğunu vurgulayarak, serbest kalması halinde başkalarına zarar verebileceğini ifade etti ve bu sebeple tutuklu yargılanmasını talep etti.

Zanlının avukatı ise, müvekkilinin tedavi talebiyle hastaneye 4 kez gittiğini ancak kabul edilmediğini söyledi.

Avukat, “Bu şahsın aynı suçları işlediği belirtiliyor.

Eğer cezaevine giderse, çıktığında yine aynı suçları işleyecektir.

Cezaevi değil, hastaneye yatırılması gerekiyor” şeklinde savunma yaptı.

Mahkemede söz alan zanlı, sinir hastası olduğunu ve istemeden bazı davranışlar sergilediğini ifade etti.

BU HABER SENİN İÇİN  Hakan Çebi'nin Kanserle Mücadelesi: Umut ve Azim Dolu Bir Hikaye

Yargıç Buray Necdet, zanlının tutuklu yargılanmasına, bu amaçla bir ayı aşmayacak süreyle cezaevine gönderilmesine ve cezaevine konulmadan önce Barış Sinir ve Ruh Hastalıkları hastanesinde doktor kontrolünden geçirilmesine karar verdi.

Zanlı, kararın ardından “Ben suçlu değilim, hastayım!” diyerek bağırdı.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ