Maliye Bakanlığı Bütçesi Üzerine Tartışmalar
Maliye Bakanlığı bütçesi üzerine tartışmalar, ekonomik politikaların yönü ve mali disiplinin önemi hakkında derinlemesine bir analiz sunuyor. Bütçe önerileri, kamu harcamaları ve vergi politikaları üzerine güncel görüşler ve değerlendirmeler.
68 Milyar 971 Milyon 69 Bin TL’lik Maliye Bakanlığı Bütçesi Görüşülüyor
Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda 68 Milyar 971 Milyon 69 Bin TL’lik Maliye Bakanlığı bütçesi üzerinde tartışmalar devam ediyor. İlk olarak söz alan CTP Milletvekili Fikri Toros, dünya genelinde enflasyonun ciddi bir tehdit haline geldiğini vurguladı.
Toros, devletin mali politikalarının makro-ekonomik bir enstrüman olamadığını belirterek, bu durumun yoksulluğu daha da körükleyeceğine dikkat çekti.
2025 bütçesindeki açığın ve gelir-gider dengesizliğinin göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade eden Toros, bazı yasal düzenlemelerin hala yapılmamış olmasını eleştirdi.
Popülizm yoluyla savurganlıkların tercih edildiğini belirten Toros, bu bütçenin tarihi bir bütçe açığı içerdiğine dikkat çekti.
Tahmini rakamlara göre devlet yatırımlarının gerçekleştirilemeyeceğini söyleyen Toros, bu durumun ülkenin ithalat odaklı bir hale gelmesine yol açtığını vurguladı.
Halkın layık olduğu yaşam kalitesini ve ihtiyaç duyduğu hizmetleri alamayacağını belirten Toros, hükümetin sorunların köküne inmeden geçici ve bilimsel temelden uzak politikalar izlediğini dile getirdi.
Makro-ekonomik hedeflerin belirlenmesi ve bu hedeflere ulaşacak siyasi iradenin ortaya konulması gerektiğini ifade eden Toros, teşviklerin süresiz olmaması gerektiğinin altını çizdi. “Teşviklerdeki savurganlık, reforma muhtaç bir düzenin işareti” dedi.
Kuzey Kıbrıs’ta fert başına düşen yıllık ortalama gelirin 14 bin dolar olarak açıklandığını aktaran Toros, bu rakamın nüfus bilinmeden nasıl hesaplandığını sorguladı.
Güney Kıbrıs’a kıyasla bu gelirin üçte bir oranında olduğunu ve Akdeniz ülkeleri arasında da dörtte bir oranında olduğuna dikkat çekerek, yoksullukla etkin bir şekilde mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.
Kıbrıs sorununa dair bakış açısının ve çözümsüzlük siyasetinin yarattığı belirsizliklerin büyük olduğunu belirten Toros, özel sektörün “finansman maliyeti canavarı” ile karşı karşıya kaldığını ifade etti.
Mali ve ekonomik yapının kısır döngü ve girdap konumunda olduğunu aktaran Toros, sürdürülebilir bir kalkınma vizyonunun olmadığını kaydetti.
AB Komisyonu’ndan mali destek alarak Euro bölgesine ön hazırlık sürecinin başlatılması gerektiğini vurgulayan Toros, “Ticarette çarpan etkisiyle enflasyonu ithal eder hale geldik” dedi.
Yönetim zafiyeti ve istikrarsızlık nedeniyle yürürlükte olan bir ekonomi programının olmadığını belirten Toros, bütçe açıklarının ve harcamalarının finanse edilmesi için devletin iç borçlanmaya yöneldiğini ifade etti.
Mali disiplinin sağlanmasının zaruri olduğunu vurgulayan Toros, kayıt dışı ve yasa dışı faaliyetlerle ilgili gerekli yasal düzenlemelerin bir an önce yapılması gerektiğini belirtti.
Kripto para ve forex işlemleriyle ilgili gelen yasa tasarısının yalnızca şirket kuruluşlarıyla ilgili olmasını eleştiren Toros, ülke ekonomisini ayakta tutacak bir diğer unsurun yerel sermayenin yatırıma ve üretime dönüşmesi olduğunu ifade etti. “Sürekli değişen politikalar karşısında yatırımcı ürker… Kara para ise o ülkeden de ürker” dedi.
Toros, kara paranın devletin maliyesini olumsuz etkilediğini ekledi.
Kapsamlı bir vergi reformu ihtiyacının altını çizen Toros, yabancı sermayeyi çekebilmek için kara parayla daha etkin bir şekilde mücadele edilmesi gerektiğini kaydetti.
Kayıt dışılıkla mücadelenin önemine değinen Toros, kayıt dışı ekonomik faaliyetlerin artmasının ekonomi yönetimini zorlaştırdığını belirtti. “Kayıt dışılıkla mücadele, kalıcı bir devlet politikası haline gelmelidir” dedi.
Mevcut sigorta şirketlerinin güçlendirilmesi ve niteliklerinin artırılması gerektiğini vurgulayan Toros, Maliye Bakanı Özdemir Berova’nın göreve geldiğinden bu yana 12 yeni sigorta şirketine izin verildiğini hatırlattı.
Berova’nın Yanıtı
Maliye Bakanı Özdemir Berova ise yerinden söz alarak, “Sigortacılıkla ilgili konularda yüzde 100 haklısınız” diyerek, ilgili mevzuattaki değişikliğin Meclis’e sunulduğunu ve Ocak ayı içerisinde hayata geçeceğini belirtti.
Mevcut yasada, istenen niteliklere sahip bir başvuruyu reddetmeyi gerektirecek yasal bir mevzuat bulunmadığını, inisiyatif kullanmanın da yasal bir yaklaşım olmadığını dile getiren Berova, önüne gelen her belgede yasal niteliklerin yerine getirilip getirilmediğini kontrol ettiğini vurguladı.
Toros, konuşmasına devam ederek, “Sigortacılık sektörü siyasete teslim edilmemelidir.
Maliye Bakanlığı uhdesinde olması, siyasete teslim edildiği anlamına gelir” diyerek, sektörün özerk kurumların gözetiminde olması gerektiğini ifade etti. “Gerçeklerle bağdaşmayan hayaller üzerine inşa edilmiş bir sistemle karşı karşıyayız… 2025 Mali Yılı Bütçesi sürdürülebilir bir bütçe değildir” diyen Toros, ekonominin daha da daralacağını sözlerine ekledi.