Tatar’dan Kıbrıs ve Orta Doğu Krizine Dair Açıklamalar

Tatar, Kıbrıs ve Orta Doğu krizleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Bölgedeki gelişmeleri değerlendirirken, uluslararası ilişkiler ve güvenlik konularına dair çarpıcı görüşlerini paylaşıyor. Detaylar için makalemizi okuyun!

Tatar’dan Kıbrıs ve Orta Doğu Krizine Dair Açıklamalar

Tatar’dan Kıbrıs Açıklamaları

Tatar, Cumhurbaşkanlığı Basın Bürosu aracılığıyla yaptığı basın açıklamasında önemli konulara değindi.

Açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

GKRY’nin Sorumlu Olmayan Adımları
GKRY’nin Kıbrıs adasını hedef haline getirme potansiyeli taşıyan sorumsuz adımlarını endişeyle izlemekteyim.

Hristodulidis’in, kişisel siyasi çıkarlarını öne çıkararak, bölgesel aktör olma yanılsamasıyla, hemen yanı başımızda İsrail’in yaklaşık bir yıldır sürdürmekte olduğu soykırım girişimine ortak olma çabaları son derece ibret vericidir.

Rum liderliğinin sürdürdüğü kabul edilemez politikaları bir kez daha şiddetle kınıyorum.

Rum Yönetimine Uyarılar
Hatırlatmak isterim ki, siyasi amaçlar uğruna tüm adanın güvenliğini tehlikeye atacak adımlardan kaçınması için Rum liderini birçok kez uyarmış ve bu doğrultuda çağrılarda bulunmuştum.

Aynı uyarılar, GKRY ile gerilimi artıracak angajmanlara giren taraflara, kalıcı ateşkes sağlanması amacıyla diplomasinin gerektirdiği tüm çabayı gösteren Anavatan Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri tarafından da yapılmıştır.

Güney Kıbrıs ve Orta Doğu Krizi
Güvenlik birimlerimiz ve ilgili kurumlarımız, Orta Doğu’daki krizi yakından takip etmektedir. İsrail’in son zamanlarda siyasi suikastlar da dahil olmak üzere tırmandırdığı gerilim, tüm bölgede bir patlama noktasına gelmiştir.

Kıbrıs adası, bu şiddet merkezlerine en yakın coğrafyalardan biri olarak, en azından tarafsızlığını korumalıdır.

Ancak ne yazık ki, silahlanma faaliyetlerini her geçen gün artıran Rum liderliği, bunun tam tersini tercih etmiş ve geçtiğimiz hafta gerçekleştirdiği askeri tatbikatla birlikte İsrail’in saldırılarını daha da genişleten eylemlerine destek olmayı seçmiştir.

Güney Kıbrıs’ın Durumu
Güney Kıbrıs, gelinen noktada krizin tarafı olduğunu her fırsatta gösteren ve işlenen insanlık suçuna ortak olan ülkelerin askeri olarak uğrak noktası haline gelmiş, hatta sivil limanlarını bile askeri amaçlarla kullanır hale gelmiştir.

Rum Halkının Tepkisi
Bu vahim gelişmelerin en güncel örneği, ABD’ye ait bir uçak gemisinin Limasol’a demirlemesi olmuştur.

BU HABER SENİN İÇİN  Holguin raporunu sundu

Bu durum, sadece bizim değil, Rum halkının da ciddi tepkisini çekmiştir.

Rum halkı, son yapılan kamuoyu yoklamalarında, ezici bir çoğunlukla Rum liderinin sorumsuzca attığı adımlardan duyduğu rahatsızlığı ortaya koymuş ve Ada’yı hedef haline getirmesini asla onaylamadıklarını açıkça ifade etmiştir.

Rum Yönetiminin Yetki Alanı
Rum liderliğinin tüm adayı etkileme potansiyeli taşıyan konularda adım atma veya karar verme yetkisi bulunmamaktadır.

GKRY’nin yetki alanı, 50 yıl önce gerçekleştirilen Barış Harekâtı ile belirlenen sınırlarla yalnızca Güney Kıbrıs’ı kapsamaktadır.

Rum liderliği, Kıbrıs Türk halkının güvenliğini etkileyen kararlar alma yetkisine sahip değildir.

Buradan ilgili devletlere seslenmek istiyorum; Rum tarafıyla girdiğiniz angajmanlar, Ada’nın tümünde geçerli değildir ve olmayacaktır.

Rum yönetiminin otoritesi ve egemenliği sadece Güney Kıbrıs’ta geçerlidir ve KKTC sınırlarının bir santimetre içerisine bile geçemez.

Uluslararası İnsanlık Suçları
Uluslararası sistemin oluşturulmasından bu yana, işlenen insanlık suçlarına karşı siyasi ve stratejik çıkar çatışmalarından dolayı seyirci kalan küresel düzen, itibarını hızla kaybetmektedir. İşlenen insanlık suçlarına müttefiklik adına taraf olanların sürdürdükleri bu yarıştan kaynaklı olarak, savunmasız insanlar, kadın ve çocuk demeden her gün dünyanın gözü önünde katledilmektedir.

Geçmişte katliamlara ve soykırım girişimlerine maruz kalmış bir halkın cumhurbaşkanı olarak, çağrıda bulunmak istiyorum; bu zulüm karşısında insanlık birleşmelidir. Şiddet yerine kalıcı ateşkes sağlanmasına yönelik çabalara destek verilmesi, kan ve gözyaşının dinmesi adına insanlığa yapılabilecek en önemli katkılardan biri olacaktır.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ