UKÜ Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Özker Kocadal: Suriye Gelişmeleri Türkiye ve Kıbrıs’ı Nasıl Etkileyecek?

UKÜ Öğretim Üyesi Yrd.

Doç.

Dr. Özker Kocadal, Suriye’deki Gelişmeleri Değerlendiriyor

Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi (UKÜ) Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.

Doç.

Dr. Özker Kocadal, Suriye’de yaşanan son gelişmelerin Türkiye ve Kıbrıs üzerindeki olası etkilerini değerlendirdi.

Kocadal, Suriye’deki durumun, Türkiye için birçok fırsat ve risk barındırdığını belirtti.

Türkiye’ye Yansımaları

Kocadal, Türkiye’nin Suriye’deki muhalif gruplarla olan ittifakının, ülkeye kazançlar sağlayabileceğini ifade ederek, “Türkiye komşu bir ülke olarak bu durumlardan doğrudan etkilenecektir.

Suriye’deki gelişmeler mülteci akınlarını etkileyebilir.

Ancak Türkiye, Suriye’deki Kürt oluşumlarının ve PKK’nın mevcut durumu nedeniyle bazı zorluklarla da karşılaşabilir,” dedi.

Kıbrıs’a Yansımaları

Kocadal, Suriye’deki durumun Kıbrıs’a doğrudan bir etkisi olmayacağına inandığını belirterek, “KKTC’ye veya Kıbrıs adasına birebir bir etkisi olacağını sanmıyorum.

Ancak mülteci akını azalabilir.

Sonuçta, Suriye’den hem güney hem de kuzey yönünde çeşitli yollarla hâlâ mülteci akışı gerçekleşiyor,” ifadelerini kullandı.

Suriye’deki Gelişmeler ve Gelecek Beklentileri

Suriyeli muhaliflerin 8 Aralık itibarıyla Şam’a girmesi ve Beşşar Esad’ın ülkeyi terk etmesi, 61 yıllık Baas rejiminin ve 53 yıllık Esad yönetiminin sona erdiğini gösterdi.

Bu gelişmeler, “Esad sonrası Suriye’de yeni dönemin nasıl şekilleneceği?” sorusunu gündeme getirirken, Kocadal, “Olumlu bir tablo görmüyorum ama bir diktatörün devrilmesi umut verici.

Umarım demokratikleşme ve insan hakları konusunda önemli adımlar atılır,” şeklinde konuştu.

Kocadal, Suriye’deki iç savaşın sona erdiği yönündeki iddiaların erken olduğunu vurguladı. “Farklı bölgelerde farklı grupların hakimiyeti devam ediyor.

Muhalifler Şam’ı kontrol etse de, birleşmiş bir muhalefetten bahsedilemez.

Suriye’nin kuzeyinde Türkiye’nin desteklediği gruplar ile PKK ile bağlantılı gruplar, güneyinde ise Dürzi Hristiyan azınlık ve Amerika’nın kontrolündeki bölgeler var,” dedi.

• “Suriye’deki iç savaşın bittiğinden bahsetmek için henüz çok erken.”
• “Ülkenin geleceği, muhalefetin birleşip birleşmeyeceğine bağlı.”
• “Suriye’de muhtemel bir federatif yapılanma ya da bölünme olabilir.”

Çalkantılı Bir Dönem Bekleniyor

Kocadal, Türkiye’nin bu durumdan nasıl etkileneceğine dair öngörülerini paylaşarak, “Türkiye, Suriye’deki gelişmelerden kazançlı çıkabilir.

Ancak Suriye’de birden fazla hükümet oluşma ihtimali yüksek.

Ayrıca, Suriye’deki Kürt yapılanması ve PKK, Türkiye için sorun yaratabilir.

Bu durum, çalkantılı bir dönem olacağını gösteriyor,” dedi.

Kıbrıs’a olası etkilerine de değinen Kocadal, “Suriye istikrar kazanırsa, bölgedeki yumuşama açısından belki bir etkisi olabilir.

Ancak, birebir KKTC’ye ya da Kıbrıs adasına bir etkisi olacağını düşünmüyorum.

Mülteci akını azalabilir,” diye ekledi.

Uluslararası Politikada Değişiklikler

Suriye politikalarında ülkelerin nasıl bir değişiklik yapacağına dair değerlendirmelerde bulunan Kocadal, “Amerika’da iktidar değişiyor ve Trump’ın Suriye politikası belirsiz.

Rusya’nın durumu da net değil.

Rusya, Doğu Akdeniz’deki tek deniz ve hava üssünü Suriye’de bulunduruyordu.

Bu üs tamamen terk edilecek mi, yoksa yeni iktidar ile anlaşma yoluna mı gidecek?” diye sordu.

Esad’ın Rolü ve Geleceği

Kocadal, Esad’ın Suriye’deki denklemden tamamen dışlandığını belirterek, “Suriye’de her şeyin yoluna gireceğini maalesef beklemiyorum.

Libya’daki gibi bir çekişme ortamı oluşabilir.

Esad, lider olarak tamamen denklem dışına çıktı,” dedi.

Kocadal, Lübnan iç savaşının bitiminde Suriye’nin rolünü anımsatarak, “Suriye, Lübnan’a müdahale ederken, şimdi kendi içinde bölünmüş bir yapıya dönüşebilir.

Korkarım ki Suriye, komşularının etkin olduğu bir yapı içinde kalabilir,” şeklinde konuştu.

Son olarak, Suriyeli muhalif grupların farklı görüşleri temsil ettiğini belirten Kocadal, “Türkiye’nin desteklediği Suriye Milli Ordusu ile cihatçı HTŞ arasında birçok konuda farklılıklar var.

Eğer Suriye’de insan hakları ve demokrasiye dayalı bir yönetim gelişirse bu çok iyi olur ama bu grupların anlaşabilmesi için zaman gerekecek,” dedi.

Suriyeli muhaliflerin, Beşşar Esad rejiminin kontrolünü kaybettiği başkent Şam’a girmesiyle kutlamalar başladı.

Bu gelişmeler, Suriye’nin geleceği açısından belirsizlikler taşımaktadır.

“Olumlu Bir Resim Görmüyorum”

Kocadal, Esad ailesinin mensubu olduğu Alevi toplumunun da durumunun belirsizliğini koruduğunu belirterek, “Onlar uzun yıllar Esad’ın en büyük destekçisi oldular.

Yeni rejimde bu grupların durumu ne olacak?” şeklinde sorular yöneltti.

Suriye’de savaşı kazanarak ortaya çıkan HTŞ’nin radikal İslamcı ideolojisi nedeniyle Türkiye, Amerika ve Avrupa Birliği tarafından terörist kabul edildiğini belirtti.

Kocadal, “HTŞ iktidara gelirse, belki yumuşak bir politika benimseyeceklerdir, ancak diğer gruplarla uzlaşma konusunda belirsizlikler devam ediyor,” diyerek, “Olumlu bir resim görmüyorum ama bir diktatörün devrilmiş olması umut veriyor.

Umarım demokratikleşme ve insan hakları konusunda adımlar atılır,” dedi.