Ursula von der Leyen ve Recep Tayyip Erdoğan Ortak Basın Toplantısı
Ursula von der Leyen ve Recep Tayyip Erdoğan, ortak basın toplantısında Türkiye-AB ilişkilerini, işbirliklerini ve gündemdeki önemli konuları ele alıyor. Bölgesel sorunlar ve ekonomik işbirlikleri hakkında önemli açıklamalar yapacaklar.
Von der Leyen ve Erdoğan Ortak Basın Toplantısı
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleştirilen ortak basın toplantısında önemli değerlendirmelerde bulundu.
Suriye’deki gelişmelere değinen von der Leyen, Esed rejiminin çöküşünün Suriye halkı için yeni bir umut doğurduğunu ancak bu durumun beraberinde çeşitli riskler de getirdiğini vurguladı.
Von der Leyen, “Sahada son derece kırılgan ve değişken bir durum söz konusu.
Bu nedenle bu konuyla ilgili gelişmeleri yakından izliyoruz.
Suriye halkının barışçıl bir geçiş dönemine ihtiyacı var.
Bu süreç, toprak bütünlüğünü ve egemenliği koruyacak şekilde olmalı.
Ayrıca, devlet kurumlarının korunması da büyük önem taşıyor.” dedi.
Suriye halkının farklı kimlikleriyle isteklerine yanıt verebilecek bir süreç gerektiğini belirten von der Leyen, milli birliğe saygı duyulması ve azınlıkların korunması gerektiğinin altını çizdi.
Avrupa Birliği’nin (AB) bu süreçteki rolüne değinen von der Leyen, “En üst düzey diplomatımız Şam’a geri dönecek.
AB insani yardım ekipleri şu anda Şam’da bulunuyor.” dedi.
Von der Leyen, “Biz, Suriye’deki varlığımızı hiçbir zaman kaybetmedik ve ihtiyacı olanlara yardım etmeye devam ettik. Şimdi bu adımları artırmalıyız; özellikle de Heyet Tahrir Şam (HTŞ) ve diğer temsilcilerle olan angajmanımızı sürdüreceğiz.” ifadelerini kullandı.
Temel hizmetlerin sağlanması ve Suriye’nin yeniden ayağa kalkması için çalışmaların sürdürülmesi gerektiğini vurgulayan von der Leyen, “Bu yıl insani yardımlarımızı 160 milyon Euro’ya çıkardık.” açıklamasında bulundu.
Avrupa’nın Suriye’nin en büyük donörü olduğunun altını çizen von der Leyen, “2011’den bu yana düzenlediğimiz Suriye konferanslarında toplamda 33 milyar Euro’dan fazla katkıda bulunduk ve bu desteği sürdürmeliyiz.” dedi.
Von der Leyen, yeniden yapılanmaya odaklanmanın şart olduğunu ifade ederek, “Bu adım adım uygulanacak bir yaklaşım olmalı.
Ancak gerçek anlamda barışçıl bir geçiş dönemi yaşanırsa bu mümkün olacaktır.” dedi.
Suriye halkının evlerine geri dönme ve hayatlarını yeniden inşa etme arzusunun en doğal duygulardan biri olduğunu belirten von der Leyen, bu süreçte dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.
Mültecilerin geri dönüşlerinin “gönüllü, güvenli ve onurlu” bir şekilde olması gerektiğini belirten von der Leyen, Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliği ile işbirliği yaparak gerekli koşulların sağlanmasını hedeflediğini ifade etti.
Türkiye’nin bu süreçteki önemine de değinen von der Leyen, “Türkiye, bölgenin istikrarı için kilit bir role sahip.
Terörizme karşı birlikte dikkatli olmalıyız, özellikle Doğu Suriye’de DEAŞ’ın yeniden canlanma riski var.
Türkiye’nin meşru güvenlik endişelerine yanıt verilmesi önemlidir.” dedi.
Türkiye-AB İlişkileri
Von der Leyen, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Türkiye-AB ilişkilerini değerlendirerek, bu ilişkinin karmaşık ama zengin olduğunu belirtti. İlişkilerin ileriye doğru devam etmesinin önemine vurgu yapan von der Leyen, “Aramızdaki ticaret 206 milyar Euro’ya ulaştı ve bu bir rekor.
Avrupa Birliği, Türkiye’nin en büyük ticaret ve yatırım ortağıdır.” dedi.
Türkiye ile ekonomi konusunda üst düzey bir diyalog mekanizması başlatacaklarını duyuran von der Leyen, AB yatırım bankasının Türkiye’deki faaliyetlerini artırmak için çalışmalar yapacaklarını açıkladı.
Von der Leyen, güncellenmiş bir gümrük birliği müzakereleri başlatmayı da büyük bir istekle beklediğini belirterek, “Ticaret engellerine mutlaka değinmeliyiz.” dedi.
Ayrıca, Rusya’ya karşı uygulanan yaptırımların devre dışı bırakılması konularının da değerlendirildiğini ifade etti.
Türkiye’nin mültecilerin ev sahipliğinde önemli bir rol oynadığını söyleyen von der Leyen, “2011’den bu yana AB, yaklaşık 10 milyar Euro’yu mültecilere ve ev sahibi topluma destek sağlamak için tahsis etti.
Ayrıca, 2024 için ilave 1 milyar Euro tahsis edildi.” dedi.
Bu desteklerin, mültecilerin sağlık sistemini ve eğitim çalışmalarını destekleyeceğini belirten von der Leyen, aynı zamanda göç ve sınır güvenliği konularına odaklanacaklarını ve Suriyeli mültecilerin gönüllü dönüşünü destekleyeceklerini ifade etti.
Von der Leyen, “Türkiye, göç yönetimi konusunda Doğu Akdeniz rotasında son derece önemli bir ortak.
Bu çerçevede, ortak önceliklerimiz doğrultusunda birlikte çalışmalı ve sınır yönetimi ile göçmen kaçakçılığına karşı mücadelede çabalarımızı yoğunlaştırmalıyız.” dedi.
Son olarak, von der Leyen, Suriyelilerin yönlendirdiği ve sahiplendiği bir siyasi dönüşümü destekleyerek, Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesi için önemli fırsatlar olduğunu vurguladı ve ilerleyen zamanlarda bu işbirliğini devam ettirmeyi büyük bir istekle beklediğini ifade etti.