Birleşik Krallık Başbakanı Sir Keir Starmer’in Kıbrıs Ziyareti ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Görüşme Talebi
Birleşik Krallık Başbakanı Sir Keir Starmer, Kıbrıs’ta Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile görüşme talebinde bulundu. Ziyaretin detayları, iki liderin ilişkileri ve Kıbrıs’ın politik durumu hakkında önemli bilgiler edinin.
Birleşik Krallık Başbakanı Sir Keir Starmer’in Kıbrıs Ziyareti
Cumhurbaşkanlığı, Birleşik Krallık Başbakanı Sir Keir Starmer’ın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne yapacağı resmi ziyaret öncesinde, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile de bir görüşme gerçekleştirmesi gerektiğini vurguladı.
Bu bağlamda, Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada,
“Birleşik Krallık, iki tarafı doğuştan eşit kabul ettiğini ve sürdürülebilir bir gelecek için her iki tarafı da teşvik etmek istediğini sadece sözle değil, eylemle de göstermelidir.” ifadesine yer verildi.
Açıklamada, Sir Keir Starmer’ın yarın Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne resmi bir ziyaret gerçekleştireceği bilgisi paylaşıldı.
Starmer’ın, Temmuz ayında göreve gelmesinin ardından, Kıbrıslı Rum lider Nikos Hristodulidis ile yaptığı ilk görüşmenin ardından, Başbakan olarak beş ay içerisinde ikinci kez görüşeceği belirtildi.
- “Garantör ülke olarak İngiltere eşit olmalı.”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Özel Temsilcisi Güneş Onar aracılığıyla İngiliz makamları ile irtibata geçerek, pragmatik düşünce yapısıyla tanınan Başbakan ile Kıbrıs Türk tarafının perspektifini ilk ağızdan öğrenme fırsatı bulmayı umarak bir görüşme talebinde bulundu.
Ziyaret, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs konusundaki daha geniş kapsamlı gayrıresmi toplantısına ev sahipliği yapacak bir dönemde gerçekleşiyor.
Ancak, garantör güçlerden biri olarak İngiltere’nin, her iki tarafa da eşit muamele etme yükümlülüğü bulunmaktadır.
Kıbrıs’ta iki tarafın var olduğu gerçeği, varılacak her türlü çözüm için diyalog, iş birliği ve anlayışın gerekliliğini ortaya koymaktadır.
Kıbrıs Türk halkının varlığını göz ardı etmek ve yalnızca bir tarafla görüşmek, taraflar arasında güven inşa etme çabalarını ve anlamlı iş birliği yollarını engelleyecektir.
Yarım asırdan fazla bir süredir Kıbrıs Türk halkıyla eşitlik temelinde güç ve refahı paylaşmayı reddeden Kıbrıs Rum tarafının, İngiltere’nin gösterdiği bu tür ‘özel muamele’ ile konfor alanından çıkması daha da zor olacaktır.
Garantör güç olarak, BM Güvenlik Konseyi’nde söz sahibi olan ve Kıbrıs’taki tarihi gelişmeleri iyi bilen İngiltere’nin, Kıbrıs Türk halkının ve onların seçilmiş liderlerinin varlığına saygı göstererek iki taraf arasında eşitlikçi bir yaklaşım sergilemesi beklenmektedir.
Ayrıca, Nisan 2004’te yapılan eş zamanlı referandumlarda Kıbrıs Rum tarafının BM Kapsamlı Çözüm Planı’nı reddetmesinin ardından, dönemin BM Genel Sekreteri Kofi Annan, referandum sonuçlarının ardından Kıbrıslı Türkleri izolasyon altında tutma mantığının artık geçerli olmadığını vurgulayarak, uluslararası topluma Kıbrıs Türk tarafı üzerindeki haksız izolasyon ve kısıtlamalara son verme çağrısında bulunmuştur.
Cumhurbaşkanlığı, bu anlayış çerçevesinde, sağduyunun ön planda tutulmasını ve Birleşik Krallık Başbakanı Sir Keir Starmer’ın adayı ziyareti sırasında Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile görüşmeyi kabul etmesini; Birleşik Krallık’ın iki tarafı doğuştan eşit kabul ettiğini ve sürdürülebilir bir gelecek için her iki tarafı da teşvik etmek istediğini sadece sözle değil, eylemle de göstermesini beklediğini vurguladı.