Akçiçek Bölgesi’nde Taş Ocağına Karşı Protesto Düzenlendi
Akçiçek Bölgesi’nde düzenlenen protestoda, taş ocağına karşı yerel halkın tepkisi ve talepleri dile getirildi. Doğayı koruma mücadelesi!

Akçiçek Bölgesi Taş Ocağı Protestosu
Şirinevler, Akçiçek, Alemdağ ve Kozanköy halkı, Akçiçek bölgesinde faaliyet gösteren taş ocağı işletmelerine karşı bir protesto düzenledi.
Eylem sırasında, iş makinelerinin kullandığı Dağaşan Caddesi ve ona bağlı yollar trafiğe kapatıldı.
Katılımcılar, taş ocaklarının kapatılması yönünde taleplerini dile getirdiler.
Yetkililere çağrıda bulunan köylüler, gerekli adımlar atılmadığı takdirde protestoların devam edeceğini belirttiler.
Şirinevler, Akçiçek, Alemdağ ve Kozanköy muhtarlıkları tarafından organize edilen bu eyleme, Dikmen Belediye Başkanı Yüksel Çelebi ve Lapta Alsancak Çamlıbel Belediye Başkanı Fırat Ataser de katıldı.
Eylem sırasında, “Evlerimiz Başımıza Yıkılıyor”, “Köyde Maske Takmak İstemiyoruz”, “Patlamalardan ve Tozdan Bıktık”, “Köy Dediğin Oksijendir, Toz Değil”, “Köyde Yaşıyoruz Ama Temiz Nefes Alamıyoruz”, “Her Gün Depremi Yaşıyoruz”, “Kontrolsüz, Dikkatsiz Kamyonlardan Bıktık”, “Zeytin Ağaçlarımız Tozdan Çok Etkileniyor”, “Organik Sebze Değil, Tozlu Sebze Yiyoruz” yazılı dövizler açıldı.
Pilli
Şirinevler Muhtarı Serkan Pilli, protestoda yaptığı konuşmada, bölgede üç tane taş ocağı işletmesi bulunduğunu ifade ederek, bir firmaya daha ruhsat verildiği yönünde duyum aldıklarını aktardı.
Taş ocaklarından yayılan tozların dört köyü etkilediğini vurgulayan Pilli, bu işletmelerin gece ve gündüz çalışarak köylüleri rahatsız ettiğini söyledi. Şirinevler-Kozanköy toprak yolunda günde yaklaşık 300 kamyonun geçtiğini belirten Pilli, toz nedeniyle büyük sıkıntılar yaşadıklarını ve köylülerin çamaşırlarını dışarı asamadıklarını dile getirdi. “Yakında kanser olacağız.” diyen Pilli, patlamalar nedeniyle evlerde çatlaklar oluştuğunu da ekledi.
Yetkililerin kendilerini dikkate almadığını savunan Pilli, “Evler başımıza yıkılıyor, ekinlerimiz ve ağaçlarımız toz toprak altında… Biz taş ocaklarının kapanmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.
Tabur
Alemdağ Muhtarı Ömer Tabur, bölgedeki taş ocaklarının ya kapatılmasını ya da kontrollü bir şekilde çalıştırılmasını talep etti.
Tabur, kamyonların kullandığı Şirinevler-Kozanköy yolunun asfaltlanmasını da istedi. “20 yıldır bu eziyeti çekiyoruz.” diyen Tabur, her geçen gün taş ocaklarının sayısının arttığını belirterek, yetkililerden yardım beklediklerini söyledi.
Ayrıca, köyde kanser vakaları ve astım hastalarının sayısının arttığına dikkat çekti.
Kinsiz
Akçiçek Muhtarı Ali Kinsiz, köylünün toz ve topraktan şikayetçi olduğunu belirterek, ağır tonajlı kamyonların yollara ciddi zarar verdiğini ifade etti.
Alkanat
Kozanköy Muhtarı Serkan Alkanat, yıllardır ihmal edilen sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğini vurguladı.
Alkanat, devletin bu duruma müdahale etmesini istedi.
Çelebi
Dikmen Belediye Başkanı Yüksel Çelebi, çeyrek asırdır devam eden sorunun giderek büyüdüğünü belirtti.
Muhtarların ve belediyenin bugüne kadar yaptığı çağrıların sonuçsuz kaldığını, bu nedenle eylemin kaçınılmaz hale geldiğini söyledi. Çelebi, “Biz bölge halkımızın şikayetçi olduğu her konuda yanlarındayız ve tam anlamıyla destek veriyoruz.” dedi.
Patlatmaların gelişigüzel yapıldığını belirten Çelebi, çevrenin tahrip edildiğine dikkat çekti. İnsana, çevreye ve yaban yaşamına saygının kalmadığını ifade eden Çelebi, bugünkü eylemin de sonuçsuz kalması durumunda protestoları artıracaklarını kaydetti.
Ayrıca, belediye olarak gelecek aydan itibaren Dağaşan Caddesi ve Güngör’e tartı koyup, taş ocaklarının yola çıkardığı kamyonları ölçeceklerini açıkladı.
Ataser
Lapta-Alsancak-Çamlıbel Belediye Başkanı Fırat Ataser, insan yaşamına etkisinin ciddi bir sorun olduğunu belirterek, patlatmaların kontrol altına alınması gerektiğini kaydetti.
Taş ocaklarının çalışma saatlerinin düzenlenmesini ve pazar günleri hiçbir firmanın çalışmaması gerektiğini savunan Ataser, ağır tonaj araçların kontrol edilmesi için tartı konulmasını önerdi.
Ağır tonajlı araçların yoldaki hasarı nedeniyle Kozanköy yolunun “bin beter” durumda olduğunu belirten Ataser, “İstenirse çözüm bulunabilir, yeter ki istek olsun.” dedi.
Ayrıca, bölge halkının yanında olduklarını ve ellerinden geleni yapacaklarını ifade etti.
Dağaştı
Bölgedeki taş ocağı işletmeciliği yapan Aşan Group Direktörü Mahmut Dağaştı da eyleme katılarak bir açıklama yaptı. 23 yıldır kesintisiz olarak taş ocağı işletmeciliği yaptığını belirten Dağaştı, bölgede üç adet ruhsatlı işletme bulunduğunu söyledi.
Patlatmaların Jeoloji ve Maden Dairesi ile polis gözetiminde kontrollü bir şekilde yapıldığını dile getiren Dağaştı, esas sorunun iş araçlarının kullandığı yolun toprak olması olduğunu ifade etti.
Bölgeye olan ilgi ve sirkülasyonun fazla olmasından dolayı yolu kullanan araç sayısının arttığını aktaran Dağaştı, “Motosiklet, bisikletle geçin yine toz kalkacak.
Bütün mevzu budur.” dedi.
Taş ocağı işletmelerinin gün içerisindeki çalışmalarının kontrol edilmesi gerektiğini vurgulayan Dağaştı, “Yeterince kontrol edilmiyoruz.” dedi.
Ayrıca, 23 yıldır böyle bir eylem ve şikayetle karşılaşmadığını belirtti.
Eylemde, köylüler de söz alarak duygu ve düşüncelerini paylaştılar.
Akçiçek köyü sakini Kaan Ürer, iş araçlarının “yarışır” gibi kullanıldığını belirterek, defalarca kaza atlattığını dile getirdi. Şirinevler köyü sakini Münür Gayi, kamyonların kullandığı yolun ciddi tehlike arz ettiğini ifade ederek, “Bir kaza olacak Allah göstermesin, birileri ölecek.” dedi.
Taş ocaklarında bazen çok şiddetli patlamalar olduğunu belirten Gayi, “Sen patlatma yaptığında, benim evde sallanmamam lazım.” diyerek duruma dikkat çekti. Şirinevler köyü sakini Hediye Kamçılı da, eşini kanserden kaybettiğini ve oğlunun astım hastası olduğunu belirterek, “Oğlumu da kaybetmek istemiyorum.” şeklinde duygularını ifade etti.