CTP Genel Sekreteri Erkut Şahali ve Dış İlişkiler Sekreteri Fikri Toros’un İstanbul Zirvesi Katılımı
CTP Genel Sekreteri Erkut Şahali ve Dış İlişkiler Sekreteri Fikri Toros’un İstanbul Zirvesi’ne katılımıyla ilgili detaylar ve etkinlik özetleri.

Geçtiğimiz günlerde İstanbul’da düzenlenen Sosyalist Enternasyonal Konsey toplantısına katılan Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) temsilcileri, Genel Sekreter Erkut Şahali ve Dış İlişkiler Sekreteri Fikri Toros, önemli açıklamalarda bulundu. Bu toplantı sırasında yapılan konuşmalar, Kıbrıs sorunu ve bölgesel gelişmeler açısından büyük bir öneme sahip oldu.
CTP’den yapılan resmi açıklamada, Genel Sekreter Erkut Şahali’nin yaptığı konuşmada, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin dikkat çekici değerlendirmeler yer aldı. Şahali, iki toplumun siyasi eşitliğinin yalnızca uluslararası hukukun temel bir gerekliliği değil, aynı zamanda federal ortaklığın temel güvencesi olduğunu vurguladı.
Uluslararası Toplumun Sorumluluğu ve Güncel Gelişmeler
Konuşmasına, küresel çapta yaşanan çatışmalar ve insan hakları ihlallerine dikkat çekerek başlayan Şahali, otoriter rejimlerin demokrasi ve insan hakları alanındaki tehditlerine işaret etti. Özellikle Doğu Akdeniz ve Orta Doğu bölgesinde giderek artan istikrarsızlık ortamını ve Gazze’de yaşanan insani trajediyi dile getirdi.
Şahali, şu önemli ifadeleriyle uluslararası toplumun üzerindeki vicdani sorumluluğu hatırlattı: “Binlerce masum insanın yaşamını yitirdiği, temel insan haklarının tehdit edildiği ve tüm dünyanın gözleri önünde işlenen insanlık suçlarına karşı uluslararası toplum sessiz kalmamalıdır.”
İnsan Hakları ve Barış Çağrısı
İnsani yardımın engellendiği, sivillerin doğrudan hedef alındığı ve ibadethanelerin, hastanelerin bile saldırıya uğradığı bu karanlık tabloda, uluslararası toplumun sorumluluğunun yerine getirilmesi gerektiğine vurgu yapan Şahali, “Derhal ateşkes sağlanmalı ve kalıcı barış tesis edilmelidir” diyerek, insan hakları ve insani değerlerin korunması adına güçlü bir çağrıda bulundu.
Kıbrıs ve Federal Çözüm Vizyonu
Kıbrıs sorununa da değinen Şahali, Kıbrıslı Türkler ve Rumların, kapsamlı ve kalıcı bir çözüm için 51 yıldır yoğun çaba gösterdiğini hatırlattı. 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nın, Kıbrıslı Türkleri ve Rumları eşit ortaklar olarak tanımladığını belirten Şahali, “Kıbrıs Rum yönetiminin, Kıbrıslı Türkleri göz ardı ederek tek taraflı kararlar alması, hukuka ve ortaklık ruhuna aykırıdır.” dedi. Ayrıca, “İki toplumun siyasi eşitliği; sadece uluslararası hukukun değil, aynı zamanda federal ortaklığın temel güvencesidir” ifadesiyle, çözümün siyasi eşitlik temelinde şekillenmesi gerektiğine işaret etti.
BM Çerçevesinde Çözüm Sürecinin Yeniden Başlatılması
Şahali, Kıbrıs’ta çözüm sürecinin, Birleşmiş Milletler (BM) parametreleri temelinde yeniden başlatılması gerektiğine vurgu yaptı. “İki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı federasyon hedefiyle yürütülecek, sonuç odaklı ve zaman çerçevesi belirlenmiş müzakerelerin acilen yeniden başlaması elzemdir” şeklinde konuştu. Ayrıca, 2017 yılından beri sürecin çıkmazda olduğunu hatırlatan Şahali, Doğu Akdeniz’in barış, iş birliği ve refahın temel paydalarında birleştiği bir bölgeye dönüşmesinin, hem Kıbrıslı Türklerin hem de Rumların ortak arzusu olduğunu dile getirdi.
Son Söz ve Teşekkürler
Konuşmasının sonunda, Cumhuriyet Halk Partisi’ne misafirperverlikleri ve dostane tutumları için teşekkür eden Şahali, “Adalet ve demokrasi mücadelelerinde tam bir dayanışma içindeyiz” diyerek, bölgedeki barış ve istikrar yolunda ortak çabaların önemine vurgu yaptı.