Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Kıbrıs’taki Enerji ve İki Devletli Çözüm Vurgusu

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın Açıklamaları

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum Yönetimi ile enerji kaynakları konusundaki iş birliğine ve Türkiye’den gelen suyun paylaşımına hazır olduklarını belirtti.

Tatar, yapılacak iş birliklerinin hem adanın iki tarafına hem de Türk-Yunan ilişkilerine önemli katkılarda bulunacağını ifade etti.

Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı’nın 50. yıldönümü etkinlikleri çerçevesinde, Türkiye Kamu Sen Konfederasyonu tarafından düzenlenen “Toros’a Vefa Yarım Asra Saygı” isimli sergi ve konferansa katıldı.

Konferansta yaptığı konuşmada, Kıbrıs’taki iki devletin iş birliği yapabileceğine dikkat çekti. İki tarafın da fosil yakıtla elektrik ürettiğini belirten Tatar, Türkiye üzerinden enterkonnekte sistem ile elektriğin adaya taşınabileceğini vurguladı.

“İki devletli çözüm siyaseti Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle yürütülüyor”

Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Tatar konuşmasında etkinlikte bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Kıbrıs sorununun çözümü için federasyon yerine iki devletli çözüm siyasetinin, son dört yıldır Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle sürdürüldüğünü ifade etti.

Federal bir antlaşma ile Avrupa Birliği içerisinde yer almayan Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs’taki garantörlüğü ve askeri varlığının sona ereceğini belirten Tatar, bunun Türkiye’nin Doğu Akdeniz’den dışlanmasına ve Kıbrıs Türkü’nün varlığının tehlikeye girmesine yol açacağını dile getirdi.

Tatar, Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir antlaşma istediklerini vurguladı. İletişim ve diyalogdan hiçbir zaman kaçmadıklarını, resmi ve yeni müzakerelere, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statünün tescil edilmesiyle başlamaya hazır olduklarını ifade etti.

– “Kıbrıs Türkü Türk dünyasının ayrılmaz ve kopmaz bir parçası”

Kırgızistan’da gerçekleştirdiği Türk Devletleri Teşkilatı Devlet Başkanları Konseyi 11’inci Zirvesi’nden de bahseden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’nün Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası ve Doğu Akdeniz’de yılmaz bir bekçi olduğunu vurguladı.

Kıbrıs Türkü’nün ambargo ve izolasyonlara rağmen turizm ve yükseköğretimde önemli mücadeleler verdiğine dikkat çeken Tatar, ekonomide ve hizmet sektöründe kaydedilen ilerlemeleri de ifade etti.

Tatar, Kıbrıs Türkü’nün eğitim ve tecrübesiyle Türk dünyasına önemli katkılarda bulunabilecek bir potansiyele sahip olduğunu belirtti.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin yanı sıra Türkiye, İngiltere, Avustralya ve dünyanın birçok ülkesinde 1 milyonu aşkın Kıbrıs Türkü’nün yaşadığını kaydetti.

– “Toros bir direnişin sembolü”

Konferansa adını veren ‘Toros’un, bir direnişin sembolü olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC’nin kalkınması ve gelişmesi için Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle yürütülen çalışmaların devam ettiğini belirtti.

Sendikal hayatta çalışanların beklentilerini karşılayabilmek için KKTC’ye sahip çıkılması gerektiğini vurgulayan Tatar, alt ve üst yapının geliştirilmesi için Türkiye Cumhuriyeti ile yürütülen çalışmalara dikkat çekti.

Yatırım ikliminin oluşabilmesi için rekabet koşullarının sağlanmasının önemine vurgu yapan Tatar, “Amacımız, devletimizi korumak ve ekonomiyi geliştirerek, gelecek nesillere refah dolu yarınlar bırakmaktır” dedi.

Tatar, turizmde yatak kapasitesinin 30 bini aştığını ve ülkeden üç üniversitenin dünyanın bin üniversitesi içerisinde yer aldığını aktardı.

Küresel iklim krizinin yaşandığı günümüzde, Türkiye’den gelen suyun öneminin daha da arttığını kaydetti.

Tatar, Kıbrıs’ta nihai bir çözüme ulaşılana dek, Kıbrıs’taki iki devletin iş birliği yapabileceğine özel bir vurgu yaptı. İki tarafın da fosil yakıtla elektrik ürettiğini, Türkiye üzerinden enterkonnekte sistem ile elektriğin adaya getirilebileceğini yineledi.

Enerji kaynakları konusunda iş birliği yapmaya ve Türkiye’den gelen suyu Güney Kıbrıs ile paylaşmaya hazır olduklarını ifade eden Tatar, yapılacak iş birliklerinin adanın iki tarafına ve Türk-Yunan ilişkilerine önemli katkılar sağlayacağını söyledi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’nün haklı davasını ve mücadelesini anlatmaya devam edeceklerini belirtti.

Türkiye Kamu Sen Konfederasyonu’nun 600 bin üyesinin Kıbrıs Türkü’nün neferi olduğunu ifade etti.