Erdoğan’ın Türk Dünyası ve Uluslararası Zirvelerdeki Liderliği

Türk Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türk Dünyası ile Dayanışma Mesajları

Erdoğan, Türk Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk dünyasının ayrılmaz ve vazgeçilmez bir parçası olarak çalışmalarımıza yaptığı katkıları büyük bir memnuniyetle karşılamaktadır. Bu katkılar, Kıbrıs Türkleri’nin doğal ve temel haklarının güvence altına alınması, adadaki mevcut gerçekliklere uygun çözümler geliştirilmesi ve Türk devletleri arasındaki güçlü birlik ve dayanışmanın sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, ülkeler arasındaki her türlü girişimin, Türk dünyasının birliği ve bütünlüğüne zarar vermeyi amaçlayan adımların engellenmesine yönelik ortak duruşun önemini bir kez daha vurgulamaktadır. Erdoğan, bu ifadeleri, Türk Devletleri Teşkilatı’nın (TDT) gerçekleştirdiği son zirvede yaptığı konuşmada dile getirmiştir.

Budapeşte’de Gerçekleşen Türk Devletleri Teşkilatı Zirvesi ve Sonuçları

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen ve ilk defa gözlemci ülke statüsünde gerçekleşen Türk Devletleri Teşkilatı Gayriresmi Zirvesi’ne katılmıştır. Zirve sonrası uçakta gazetecilere yaptığı açıklamalarda, bu toplantıların verimli geçtiğini ve katılan ülkeler arasındaki işbirliğinin güçlenmesine katkı sağladığını belirtmiştir. Erdoğan, “Türk Devletleri Teşkilatı’nın ilk zirvesi, 2011 yılında Kazakistan’da gerçekleştirilmiş ve zaman içinde etkinliği ve görünürlüğü her geçen gün artmıştır. Bugün ise, bu teşkilat, küresel konjonktürde istikrar ve barışın tesisi adına çok önemli bir platform haline gelmiştir,” diyerek, teşkilatın gelişimi ve bölgesel barışa yaptığı katkıları vurgulamıştır.

Teşkilatın Ekonomik ve Siyasi Başarıları

Erdoğan, teşkilatın siyasi ve ekonomik alanlardaki ilerlemelerine dikkat çekerek, “Türk Devletleri Teşkilatı’nın kararlarının, ekonomik ilişkilerimize de olumlu yansıdığını görmekteyiz. Son beş yılda, üye ülkeler arasındaki toplam ticaret hacminde yaklaşık %50’lik bir artış yaşandı. Bugün itibariyle, dört kardeş ülke arasındaki toplam ticaret hacmi yaklaşık 80 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır. Bu rakamlar, bölgesel entegrasyon ve ekonomik dayanışmanın en somut göstergesidir,” şeklinde konuşmuştur.

Özel Temalar ve Uluslararası Katılım

Erdoğan, zirvenin, Türk dünyasının ilk gözlemci üyesi ve Avrupa Birliği sınırları içinde düzenlenen ilk büyük toplantı olma özelliği taşıdığını belirterek, “Bu durum, teşkilatımızın uluslararası alandaki görünürlüğünün ve aktif faaliyetlerinin önemli bir nişanesidir. Zirvenin ana teması ‘Doğu’nun ve Batı’nın Buluşma Noktası’ olarak belirlenmiş olup, bu çerçevede liderlerimiz dayanışma ve işbirliğimizi derinleştirmek adına çeşitli adımlar attı,” diyerek, zirvede kabul edilen bildiriler ve belgeleri de detaylandırmıştır.

Ortak Bildiriler ve Gelecek Planları

Zirve sonunda, Budapeşte Bildirisi ile birlikte üç önemli belge kabul edilmiştir. Dışişleri Bakanlarımız ise dört farklı belge üzerinde mutabakata varmıştır. Ayrıca, Kıbrıs Türkleri’nin haklarının güvence altına alınması ve adadaki gerçekliklere dayalı çözüm yollarının geliştirilmesi yönünde ortak irade ortaya konmuştur. Erdoğan, “Türk dünyasının ayrılmaz parçası olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin katkılarını takdir ediyor, birlik ve dayanışma mesajlarımızı güçlendiriyoruz,” ifadelerini kullanmıştır.

Türkiye ve Macaristan Arasındaki Stratejik İşbirliği

Türkiye açısından büyük önem taşıyan bölgesel ve uluslararası meselelerde, özellikle Gazze, Filistin, Suriye ve Afganistan gibi kriz bölgelerine ilişkin bildiride öncülük yaptıklarını açıklayan Erdoğan, “Ayrıca, 21 Mart Nevruz Bayramı’nın kutlanması ve Türk dünyasının ortak kültürel değerlerinin yaşatılması amacıyla düzenlenen etkinliklerde uyum ve birlik mesajları verildi,” diyerek, bu süreçte Nobel ödüllü bilim insanımız Prof. Dr. Aziz Sancar’a, Türk dünyasının birlik ve beraberliğine katkılarından dolayı Ali Şir Nevai Ödülü takdim edilmiştir.

İkili Görüşmeler ve Ortak Projeler

Erdoğan, zirve marjında yaptığı ikili görüşmelerde, bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında karşılıklı görüş alışverişinde bulunmuş, Türkiye-Macaristan ilişkilerinin özellikle ekonomi, savunma ve enerji alanında yeni projelerle güçlendirilmesi yönünde adımlar atmıştır. Erdoğan, “Macaristan’la köklü dostluk ve yakın işbirliği içerisindeyiz. Son yıllarda attığımız adımlar, iki ülkenin ilişkilerini daha da derinleştirmiştir. Avrupa Birliği üyeliği sürecinde Macaristan’ın desteği bizim için büyük bir önem taşımaktadır,” diyerek, bu ilişkilerin stratejik boyutunu ve gelecekteki potansiyelini vurgulamıştır.