Ergün Olgun’un Kıbrıs Müzakereleri Üzerine Değerlendirmeleri

Yusuf Bahadır AYDIN

Eski Müzakereci Ergün Olgun, Kıbrıs TV’de yayınlanan “Kıbrıs’ta Sabah” programında Eda Alisinanoğlu’na yaptığı önemli açıklamalarla dikkat çekti.

Olgun, Birleşmiş Milletler’in (BM) Kıbrıs’taki iyi niyet misyonunun, eşitlik zemininde bir uzlaşı sağlamayı amaçladığını, ancak bu hedefe ulaşmada ciddi şekilde başarısız kaldığını vurguladı.

BM Genel Sekreteri’nin iki taraf arasında denge kurma çabası içinde olduğunu, ancak Güvenlik Konseyi’nin genel politikalarına bağlı hareket etmek zorunda olduğunu belirtti.

Olgun, “BM, 63 yıldır Kıbrıs’ta varlık gösteriyor, ancak bozulan dengeleri yeniden tesis etme konusunda etkili olamadı.” şeklinde konuştu.

“Kıbrıs Türk Tarafı Kazanç Elde Etti”

Olgun, son müzakerelerin sonuçlarını değerlendirirken, Kıbrıs Türk tarafının bazı önemli kazanımlar elde ettiğini ifade etti.

Bu kazanımların en dikkat çekici olanı, federal çözüm modeline ilişkin hiçbir atıfta bulunulmamasıydı. “Rum tarafı, Avrupa Birliği (AB) üzerinden baskı kurarak federal çözüm talebini gündeme getirmeye çalıştı, ancak bu çabalar başarısız oldu.” dedi.

Ayrıca, Rum tarafının yeni bir müzakere süreci başlatma girişiminin de sonuçsuz kaldığını belirten Olgun, “Egemen eşitlik ve eşit uluslararası statümüz kabul edilmediği sürece yeni bir süreç başlatılamazdı ve henüz başlamadı.” ifadelerini kullandı.

Kıbrıs Türk Tarafının 3D Teklifi

Olgun, Kıbrıs Türk tarafının “3D” teklifinin (Doğrudan Temas, Doğrudan Ticaret, Doğrudan Uçuşlar) önemine değinerek, özellikle uluslararası arenada doğrudan temas eksikliğinin, Kıbrıs Türk tarafının kendini ifade etmesini zorlaştırdığını ifade etti.

Ancak son toplantının, Kıbrıs Türk tarafına uluslararası camiada kendini anlatma fırsatı sunduğunu vurguladı.

BM Genel Sekreteri’nin, iş birliği projeleri konusunda Kıbrıs Türk tarafına statü kazandırmamak adına “güven yaratıcı hareketler” ifadesini kullanmasının, Rum tarafının lehine bir durum yarattığını belirten Olgun, “BM, Kıbrıs Türk tarafının haksız yere maruz kaldığı kısıtlamaları kaldırmak için adım atmalıydı; ancak bu konuda herhangi bir gelişme yaşanmadı.” dedi.

“Değişen Konjonktür Türk Tarafına Güç Kazandırıyor”

Olgun, toplantının 2017’deki Crans-Montana zirvesinden çok farklı bir atmosferde gerçekleştiğini belirterek, Kıbrıs Türk tarafının daha dengeli ve özgüvenli bir duruş sergilediğini ifade etti.

Rum basınında yer alan haberlere göre, Rum tarafının endişeli ve moralsiz olduğu, buna karşılık Kıbrıs Türk tarafının daha kararlı bir tutum sergilediği yorumunda bulundu.

Son olarak, bölgesel dengelerin değiştiğini vurgulayan Olgun, Avrupa Birliği’nin güç kaybetmesi, ABD’nin Avrupa üzerindeki güvenlik şemsiyesini çekmesi ve Türkiye’nin artan bölgesel gücünün, Kıbrıs Türk tarafının müzakere gücünü artırdığını belirtti. “Bu süreç, egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü hedefimizin güçlenmesini sağlayacak ve ilerleyen dönemde iki devletli çözüm modeli daha ciddi bir şekilde ele alınacaktır.” dedi.