İtalya’da DeepSeek Chatbot’a Erişim Engeli ve Soruşturma Süreci

İtalya’da DeepSeek Chatbot Hizmetine Erişim Engeli

İtalyan Veri Koruma Otoritesi (GPDP), “Hangzhou DeepSeek Yapay Zeka” ve “Pekin DeepSeek Yapay Zeka” şirketlerine ait olan DeepSeek chatbot hizmetine yönelik önemli bir karar aldı.

Yapılan yazılı açıklamada, İtalyan kullanıcıların verilerinin korunması amacıyla acil erişim engeli getirildiği duyuruldu.

Bu kararın, şirketlerden alınan ve tatmin edici bulunmayan bilgilendirmeler sonrası yürürlüğe girdiği vurgulandı.

Erişim engelinin yanı sıra, DeepSeek’e eş zamanlı olarak bir soruşturma da başlatıldığı belirtildi.

GPDP, daha önceki günlerde Çin merkezli yapay zeka uygulamalarına yönelik kapsamlı bir inceleme başlatmış ve hangi kişisel verilerin hangi kaynaklardan, hangi amaçlarla ve ne şekilde toplandığını doğrulamaları için gerekli belgeleri talep etmişti.

Bu süreçte, İtalya’da çarşamba gününden itibaren DeepSeek uygulaması dijital mağazalardan indirilemez hale gelmişti.

GPDP, ayrıca ABD merkezli OpenAI’nin ChatGPT yapay zeka uygulamasına yönelik olarak kişisel verileri toplama kurallarını ihlal etmesi şüphesiyle Mart 2023’te bir soruşturma başlatmış ve uygulamaya geçici bir erişim engeli getirmişti.

OpenAI, kullanıcı gizliliğini koruma ve kullanıcı haklarına daha fazla dikkat etme taahhüdünde bulunduktan sonra, İtalya Nisan 2023’te bu engeli kaldırmıştı.

Öte yandan, Çin merkezli High-Flyer Capital Management fonunun desteklediği DeepSeek, diğer yapay zeka şirketlerine kıyasla düşük maliyetle ve az sayıda çip kullanarak geliştirdiği yeni açık kaynaklı modeli DeepSeek-R1’i 20 Ocak’ta piyasaya sürmüştü.

Bu yapay zeka modeli, dünya genelinde kısa sürede yoğun bir şekilde kullanılmaya başlandı ve uygulama mağazalarında ABD merkezli ChatGPT’yi geride bırakarak en fazla indirilen yapay zeka uygulaması olma unvanını elde etti.

DeepSeek’in düşük maliyetli yapay zeka modelinin piyasaya sürülmesi, başta ABD olmak üzere Batılı şirketlerin sektördeki hakimiyetine ve bu alanda yaptığı büyük harcamalara ilişkin şüpheleri artırmıştı.

Bu durum, küresel piyasalarda teknoloji hisseleri öncülüğünde bir satış baskısına yol açmıştı.