İstinaf Mahkemesinde Gerilim Tırmandı: Avukattan Savcıya “MAHKEMEYİ YANILTIYORSUN” Suçlaması!
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Turgut Muslu ile Tekin Arhunun yargılandığı davada ortam büyük ölçüde gerildi. Duruşma …

İstinaf Mahkemesinde Gerilimli Anlar
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Turgut Muslu ile Tekin Arhunun yargılandığı davada ortam büyük ölçüde gerildi. Duruşma sırasında, avukat Serhan Çınar ile savcı Mustafa İldeniz arasında ciddi bir tartışma yaşandı. Çınar, savcıya yönelik sert bir ifadeyle, “Mahkemeye yalan söylüyor, mahkemeyi yanıltıyorsun!” diyerek suçlamada bulundu ve yargı sürecinin Başsavcılık tarafından bilinçli olarak manipüle edildiğini iddia etti.
Gerilimin fitilini, mahkemeye sunulan hakediş raporundaki detaylar ateşledi. Avukat Çınar, savcının 4 numaralı hakediş raporunda inşaat işleri yüzdesini yanlış bir şekilde betonarme işleriyle karıştırıp sunduğunu öne sürdü. Çınar’a göre, savcı İldeniz, mahkemeyi yanıltmak amacıyla gerçek dışı bilgiler veriyor ve dosyada gerçeği yansıtmayan yanlış algılar oluşturuyor. Ayrıca, savcının, tanık Fahri Kaya’nın açıkça belirttiği “inşaat işlerinin, betonarme işlerinin sadece yüzde 50’si oranında olduğu” ifadelerini gizlediği iddia edildi.
Raporda ise, inşaat işlerinin %65-70 oranında tamamlandığı belirtilmesine rağmen, savcının bunu betonarme işleri eksik gibi gösterdiği dikkat çekti. Çınar, savcının yaptığı bu yanlış beyanların mahkeme kararlarını etkileyebileceği uyarısında bulundu.
Sert Çıkışlar ve Tartışmanın Derinliği
Sanık temsilcisi avukat Serhan Çınar, sadece istinaf mahkemesinde değil, daha önceki ağır ceza mahkemesi süreçlerinde de savcının aynı tutumunu eleştirdi. Çınar, “Siz aslında mahkemenin kararını yönlendirmeye çalışıyorsunuz. Kendi tanıklarımızın ifadelerine bile aykırı beyanlarda bulunuyorsunuz” diyerek, savcı Mustafa İldeniz’in süreci yanıltmaya yönelik tutumunu sert bir şekilde eleştirdi.
Gerilimin tırmandığı bu ortamda, mahkeme salonunda büyük bir şaşkınlık ve dikkatle izlenen bu tartışmanın, davanın ilerleyişi üzerinde nasıl bir etkisi olacağı ise henüz belirsizliğini koruyor. Taraflar arasındaki bu sert münakaşa, mahkemenin karar aşamasına yaklaştığı şu günlerde, yargı sürecinin ne yönde şekilleneceği merak ediliyor.
İstinaf Mahkemesinde Gerilimli Anlar
İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, Turgut Muslu ile Tekin Arhunun yargılandığı davada ortam büyük ölçüde gerildi. Duruşma sırasında, avukat Serhan Çınar ile savcı Mustafa İldeniz arasında ciddi bir tartışma yaşandı. Çınar, savcıya yönelik sert bir ifadeyle, “Mahkemeye yalan söylüyor, mahkemeyi yanıltıyorsun!” diyerek suçlamada bulundu ve yargı sürecinin Başsavcılık tarafından bilinçli olarak manipüle edildiğini iddia etti.
Gerilimin fitilini, mahkemeye sunulan hakediş raporundaki detaylar ateşledi. Avukat Çınar, savcının 4 numaralı hakediş raporunda inşaat işleri yüzdesini yanlış bir şekilde betonarme işleriyle karıştırıp sunduğunu öne sürdü. Çınar’a göre, savcı İldeniz, mahkemeyi yanıltmak amacıyla gerçek dışı bilgiler veriyor ve dosyada gerçeği yansıtmayan yanlış algılar oluşturuyor. Ayrıca, savcının, tanık Fahri Kaya’nın açıkça belirttiği “inşaat işlerinin, betonarme işlerinin sadece yüzde 50’si oranında olduğu” ifadelerini gizlediği iddia edildi.
Raporda ise, inşaat işlerinin %65-70 oranında tamamlandığı belirtilmesine rağmen, savcının bunu betonarme işleri eksik gibi gösterdiği dikkat çekti. Çınar, savcının yaptığı bu yanlış beyanların mahkeme kararlarını etkileyebileceği uyarısında bulundu.
Sert Çıkışlar ve Tartışmanın Derinliği
Sanık temsilcisi avukat Serhan Çınar, sadece istinaf mahkemesinde değil, daha önceki ağır ceza mahkemesi süreçlerinde de savcının aynı tutumunu eleştirdi. Çınar, “Siz aslında mahkemenin kararını yönlendirmeye çalışıyorsunuz. Kendi tanıklarımızın ifadelerine bile aykırı beyanlarda bulunuyorsunuz” diyerek, savcı Mustafa İldeniz’in süreci yanıltmaya yönelik tutumunu sert bir şekilde eleştirdi.
Gerilimin tırmandığı bu ortamda, mahkeme salonunda büyük bir şaşkınlık ve dikkatle izlenen bu tartışmanın, davanın ilerleyişi üzerinde nasıl bir etkisi olacağı ise henüz belirsizliğini koruyor. Taraflar arasındaki bu sert münakaşa, mahkemenin karar aşamasına yaklaştığı şu günlerde, yargı sürecinin ne yönde şekilleneceği merak ediliyor.