Kadın Milletvekillerinden Gece Kulübündeki Trajediye Tepki

Gece Kulübündeki Trajedi ve Kadın Milletvekillerinin Açıklamaları

Bir gece kulübünde çalışan bir kadının yaşamına son vermesi, gece kulüpleriyle ilgili tartışmaları yeniden alevlendirdi. Üç kadın milletvekili, konuyu KIBRIS gazetesine değerlendirdi.

“Politika Yok…”

Eski İçişleri Bakanı ve Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars, “Korkunç bir olayla uyandık.

Yaşananlar, bu alanların denetlenebilir durumda olmadığını açıkça gösteriyor.” diyerek, gece kulübü izinleri, gece kulüplerindeki çalışma koşulları ve çalışanların korunmasına yönelik politikaların eksikliğine dikkat çekti.

“Kadınlar Dinlenmeli…”

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili Resmiye Eroğlu Canaltay, “Hangi iş sektöründe çalışırsa çalışsın, kadınların sorunlarını dinleyip onlara destek olmamız gerekiyor.

Ayıbı artık kaldırmalıyız.” diyerek çevrede olup bitenin farkında olunması gerektiğinin altını çizdi.

“Yasal mı, Yasak mı?”

Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers, gece kulüpleri ile ilgili bir yasanın mevcut olduğunu, ancak bu yasaya uyulmadığını belirtti. “Bu ülkede seks işçiliğinin yasallaştırılmasını mı yoksa tamamen yasaklanmasını mı istiyoruz? Öncelikle bir politikanın ortaya konulması ve ardından adımların atılması gerekiyor.” dedi.

Cemre CEMALİ

Alayköy’de faaliyet gösteren bir gece kulübünde, önceki akşam bir kadın yaşamını yitirdi.

Polis tarafından yürütülen soruşturmada, 25 yaşındaki Anastasia Melega’nın ölüm sebebinin, kadının ‘yaşamına son vermesi’ olduğu bildirildi. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne günler kala meydana gelen bu olay, gece kulüplerine olan ilgiyi artırdı. İçişleri Eski Bakanı, Bağımsız Milletvekili Ayşegül Baybars, UBP Milletvekili Resmiye Eroğlu Canaltay ve Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers, KIBRIS’a konuşarak durumu değerlendirdi.

Canaltay: Arkasında Birçok Soru İşareti Bıraktı

UBP Milletvekili Resmiye Eroğlu Canaltay, kadın hakları ile birlikte kadının toplumdaki yaşamına dair noktalara dikkat çekti. “Ülkemiz artık çok göç alıyor ve konuşurken sadece Kıbrıs Türk kadınından bahsetme lüksümüz kalmadı.” dedi. Ülkeye göç eden kadınların yaşadıklarını bilmeden siyaset yapmanın zorluğuna vurgu yapan Canaltay, “Önceki akşam bir ‘eğlence yerinde’ bir kadının ani ölümü, birçok soru işareti bıraktı.” şeklinde ifadeler kullandı.

Canaltay, çevremizdeki kadınların sorunlarına eğilmek gerektiğini belirterek, “Hangi iş sektöründe çalışırsa çalışsın, kadınların sorunlarını dinleyip onlara destek olmamız lazım.” dedi.

Baybars: Korkunç Bir Olayla Uyandık

İçişleri Eski Bakanı Ayşegül Baybars, son dönemlerde şiddet olaylarının ciddi bir artış gösterdiğine dikkat çekerek, “İnsan hakları ihlalleri bağlamında, kadına yönelik şiddet artıyor.

Bu şiddetle mücadele konusunda adımlar atılması gerektiğini her zaman dile getiriyoruz.” dedi.

Baybars, “Dün sabah korkunç bir olayla uyandık. Önceki akşam gece kulübünde yaşanan olay, bu alanların ne kadar denetlenemez olduğunu ortaya koyuyor.” diyerek, gece kulübü izinleri ve çalışma koşullarındaki eksikliklere dikkat çekti.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün yaklaşmasıyla birlikte meydana gelen bu olay, kadınların emek piyasasındaki gücünü artırmaya yönelik bir hatırlatıcı olarak öne çıkıyor.

Baybars, insan ticareti ve insan kaçakçılığı konularında etkin denetimlerin sağlanmaması gerektiğini vurgulayarak, “İçişleri Bakanı olduğum dönemde bu konularla ilgili bir çalıştay düzenlemiştik. Çalıştayın sonuç raporunda, seks işçiliğinin yasallaşıp yasallaşmaması, bu alanda çalışan kadınların korunması ve mağduriyetlerin yaşanmaması için önerilerde bulunmuştuk.” dedi.

Refik: Üzücü ve Utanç Verici Bir Olay

Bağımsız Milletvekili Jale Refik Rogers, gece kulüpleri konusunun ülkenin “utançlarından” biri olduğunu belirterek, “Dün, yine çok üzücü ve utanç verici bir olayla gözlerimizi açtık.

Hayatını kaybeden kadının hangi sebeple öldüğü, mevcut sorunu ortadan kaldırmıyor.” dedi. Ülkemizde gece kulüpleri ile ilgili bir yasanın bulunduğunu, ancak bu yasaya uyulmadığını ifade eden Rogers, “Gece kulüplerinde çalışan kadınların cinsel yolla bulaşan hastalıkları olup olmadığına bakılması için her hafta doktor kontrollerinin yapıldığı biliniyor.” vurgusunu yaptı.

Rogers, gece kulüplerinin mevcut yasa çerçevesinde ciddi anlamda suç işlendiğini ve uluslararası raporlarda insan ticareti bulgularının yer aldığını belirtti. “Bunlar her yıl sivil toplum kuruluşları tarafından dile getiriliyor ve uluslararası raporlara kaydediliyor.” şeklinde konuştu. 2018 yılında düzenlenen bir çalıştaydan sonra ortaya çıkan raporların arkasının getirilemediğine dikkat çekti.

“Yasallaşmalı mı?

Yasaklanmalı mı?”

Gece kulüpleri ile ilgili bir politikanın olmadığını belirten Jale Refik Rogers, “Bu ülkede seks işçiliğinin yasallaştırılmasını mı yoksa tamamen yasaklanmasını mı istiyoruz? Öncelikle bir politikanın ortaya konulması ve ardından adımların atılması gerekiyor.” dedi.

Rogers, gece kulüplerinde çalıştırılan kadınların insan haklarına sahip olmadığını dile getirerek, “Buraya ne için getirildiklerini bile çoğu zaman bilmiyorlar.

Pasaportlarına el konuluyor ve bu nedenle istedikleri zaman ayrılabilecekleri bir ortamları yok.” şeklinde ifade etti.

Rogers, “Bu insanlık ayıbının bir an önce ortadan kalkması gerekiyor.” diyerek, önceki gün gece kulübünde hayatını kaybeden kadının vefatının, “ülkenin ve devletin ayıbı” olduğunu belirtti. “Olay bir intiharsa, bu ülkenin bir utancıdır.

Bunu ortadan kaldıracak bir politikanın artık ortaya konulmasının zamanı geldi.” vurgusu yaptı.

Mevcut yasa bağlamında ülkemizde faaliyet gösteren gece kulüplerinde denetim yapmanın pek mümkün olmadığını da belirten Rogers, “Şu andaki yasa ile denetim yapmak mümkün değil; sadece ortamın hijyenik olup olmadığı ile ilgili bir denetim yapılabiliyor.” dedi.

Fotoğraflar: Umut Ekin ŞAHİN