Bu Site Satılıktır

Kıbrıs Türk Halkının İradesi ve Ulusal Vizyon: Ünal Üstel’in Cumhurbaşkanlığı Açıklaması

Kıbrıs Türk Halkının iradesi ve ulusal vizyonu: Ünal Üstel’in Cumhurbaşkanlığı açıklamasını analiz eden derin bir bakış.

Kıbrıs Türk Halkının İradesi ve Ulusal Vizyon: Ünal Üstel’in Cumhurbaşkanlığı Açıklaması

İyi bir gelecek için bugün bir kez daha sesimizi yükseltiyoruz. 19 Ekim’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde halkımızın iradesini ve devletine olan bağlılığını yeniden ifade etmek istiyorum. Kıbrıs adasının tarihsel konumu, uluslararası güç dengelerinin merkezinde yer almasına rağmen, Kıbrıs Türk halkının kimliğini, inancını ve değerlerini koruyarak bugünlere ulaşması büyük bir direnişin ve vatan sevgisinin sonucudur.

Bu dönemde Anavatan Türkiye’nin varlığı, 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile bizleri koruyarak özgürlük ve güvenlik yolunda bir dönüm noktası oluşturmuştur. Ulusal Birlik Partisi, uzun yıllara yayılan bir mazinin mirasıyla bu halkın bağımsızlık mücadelesinin siyasi teminatı olarak görev yapmış; devletimizin kurucu iradesini temsil etmeyi ve istikrar ile hizmetin öncüsü olmayı sürdürmüştür. Bizim için istikrar, yalnızca bir söylem değildir; huzurun ve kalkınmanın temelidir.

UBP-DP-YDP Koalisyon Hükümeti, son yılların en uzun süre görevde kalan koalisyonu olmasına rağmen altyapıdan enerjeye, sağlıktan eğitime kadar pek çok alanda somut kazanımlar sağlayarak halkımızın ihtiyaçlarına yanıt vermiştir. Uzun süren bu çalışmalarda, tıkanan noktaları aşmayı ve geleceğe yön veren projeleri hayata geçirmeyi başardık.

Başarımızın özünde, Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile kurduğumuz güçlü güven ilişkisi yatmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonu ve desteği, hükümetimizin hizmet ve kalkınma atımlarına büyük güç katmıştır.

Bugün Kıbrıs Türk halkı için “eşit egemen iki devlet” vizyonu bir tercihten çok, bir zorunluluk halini almıştır. Cumhurbaşkanımız Sayın Ersin Tatar’ın liderliğinde bu vizyon kararlılıkla savunulmakta ve uluslararası hukuk zemininde Kıbrıs Türk halkının eşit statüsünün güçlendirilmesi hedeflenmektedir. Federal çözüm görüşünün tükenmesiyle birlikte, bu yaklaşım Doğu Akdeniz’de barış ve istikrarın teminatıdır.

Bu çerçeve, yalnızca siyasi eşitliği değil; Kıbrıs Türk halkının kendi kaynaklarını yönetme hakkını, ekonomik dinamiklerini ve uluslararası iş birliğine katılımını güvence altına alır. Egemen eşitlik temelinde yükselecek bir gelecek, gençlerimiz için istikrar ve yatırımlara güven, tüm halkımıza refah getirecektir.

19 Ekim’deki Cumhurbaşkanlığı seçimi, sadece bir makam seçimi değildir; Kıbrıs Türk halkının geleceğini, istikrarını ve varlığını tasdik eden bir demokratik sınavdır. Her vatandaşımızdan, devletine olan bağlılığını göstermek için sandığa gitmesini, istikrardan, hizmetten ve iki egemen devlet vizyonundan yana iradesini güçlü biçimde ortaya koymasını bekliyorum. Endişelenmenize gerek yok: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti geri adım atmayacaktır; Kıbrıs Türk halkı varlığını, egemenliğini ve özgürlüğünü kararlılıkla savunmaya devam edecektir.

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ
ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ