Güven ve Mülkiyet Sorunlarıyla İlgili Siyasi Çevrelerin Endişeleri ve Çözüm Çağrıları

Güney Kıbrıs’taki Türk malları üzerinde yasa dışı olarak yapılan çalışmaların ardından, yeni bir iş insanının tutuklanmasıyla ilgili eleştiriler yükseldi. Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği Başkanı Celal Bayar, bu durumu, hak ve hukuk ilkelerinin ihlali olarak nitelendirdi ve “İzin gerektiren her türlü yatırımın yasal sahiplerden alınan onayla yürütülmesi gerekir” dedi.

Bayar yaptığı yazılı açıklamada, Simon Aykut’un ardından KKTC vatandaşı olan İran kökenli işadamı Behdad Jafari’nin de Rumlar’ın mülkiyet ihlali şikayeti nedeniyle tutuklandığını ifade etti. Rum malları üzerinde geliştirme, düzenleme ve inşaat yapanların yasal izinlerle hareket ettiğini belirtmesini isteyen Bayar, şu soruyu dikkat çekici biçimde gündeme taşıdı: “Güney’deki Türk malları üzerinde kiralama, yol, okul, havaalanı, hava üssü, deniz üssü ve baraj yaparken, yasal sahibi olan Türklerden izin alınıyor mu?”

Bayar ayrıca kamulaştırma sürecinin nasıl yürütüldüğünü ve ödemelerin hangi aşamada çözüleceğini de sorulara dönüştürdü. “Onun kadar biz de devlet ve hükümetiz” diyen Bayar, Avrupa Birliği ile dünya kamuoyuna seslerini duyurma çabasının sürdüğünü kaydetti. Yaşanan süreçte “sıfır asker, sıfır garanti” ifadelerinin ardından bazı konuların kırmızı çizgi haline geldiğini vurguladı.

Bayar, Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman’a yönelik olarak “Egemen eşit iki devlet kararını onaylamadığı için neyi görüşecek ve nasıl bir sonuç bekliyor?” sorusunu yöneltti. Avrupa Birliği normlarına vurgu yaparken, verilen sözlerin yüzeyde kalmaması gerektiğini belirtti ve bu sözlerin uygulanabilirliğinin yakından takip edilmesi gerektiğini ifade etti.